Bu gece çığlık çığlığa ortalık!
Tıkayıp boğuyor nefesleri,
Hayatları çiğneyip, acı kusan karanlık!
Avaz avaz bağırtılar, iniltiler, hıçkırıklar!
Yığınları yutuyor, gözü doymaz bataklar!
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Bir kare gözümün önünden gitmiyor,' - 40 yıl Almanya 'da çalıştım çabaladım, gece yatarken 8 dairem, eşim çocuklarım vardı, şimdi kimsem hiçbir şeyim kalmadı ' diyor, Kızılay'ın vereceği çadır ve bir kap yemeğin derdine düşmüştü. Hayat bazen ne kadar acımasız, kader bütün omuzlara aynı ağırlıkta çökmüyor. Evet, her şey ne kadar boş.
Birol Hepgüler.
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta