İnsan:
dörtnala geçiyor ömrümden
toynaklarına paçavra bağlanmış zaman
sessiz/ iz bırakmadan
barbarıska bağlansa da aşklar
kaymasın diye yüreklerden
eskiyen bir şey var sevgilinin gülüşünde
kitaplara düşmüş yalanlar kadar
vesikasız çalışır şimdi bütün aldanışlar
sana tutunabilseydim bir istiridye gibi
hükümsüzdü kayıp yıllarım/ ve bilcümle hatalarım
sularında sil baştan bir sevdayla
tutulurdum aynı bakışlara aynı acemilikle
el ver bana koynunda alabora olayım
Deniz:
kırgınım ey insan!
barutun icadından daha zulümdür sözlerin
fenerlerimi küstürdün kıyılarımla
rotasız bir rüzgâra kurban ettin yaşamı
artık tohum da kıramaz bu pişmanlığın kabuğunu
ölü doğar yakamozlarımdan tüm parıltılar
dil de paslanır eski bir batıkta/ aşk da
çözüldü işte ebemkuşağının renkleri
harmanlandıkça ölümler kızardı göklerin yüzü
sarhoşsun/ savruksun/ sevdalısın biraz
yalan satıyorsun şiirlerin albenili tezgâhlarında
dinledin mi hiç yunusların şarkısını
ipekböceğinin yaprak paylaşımını
dalgalarıma yol versin ölüm kusan gemilerin
aç düşlerini de herkesin olsun mavi
sana verdiğimde yaşam
kurulmamış bir tümceydi /gizli öznesi aşk
maya tutmaz bulutlara serdin umudunu
mutluluğu zembereği kırık saatlere kurdun
korkunç karanlıktan bir ilmeği
sen geçirdin boynuna umudun
İnsan:
uzak diyarlardan bir martı uçur
barut ve kan kokan topraklarıma
sürsün tuzla ekmeğin yoldaşlığı
gözyaşı bulaşmış çöl sofralarında
kardeşliği sürülsün halk türkülerinin
paslı tüfeklerin mermi yataklarına
bayram sabahlarına açılsın demir pencereler
canlı bombalara inat/ yüreğimde patlasın sevda
Kâbil’den mi kalıttır bu zulüm bize
gün gece demeden ölüm dolaşır önümüze
utangaç bir defne olsaydım kıyılarında
ıslıkla karşılardım ilk güneşin çağıltısını
ters çevirip aksinle insan izlerini
aydınlık sabahlar büyütürdüm efsanelerimde
sana soyunurdum her gece Apollon yerine
Deniz:
ey insan!
ne zaman seni düşünsem
karnı burnunda bir bulutun sancısı yağar dünyaya
neşter atsan gökyüzüne yalnızlık fışkırır
içindesin ya ihanetin/ saplanmışsın
paslanmış bir balta gibi kör bir kütüğe
kurtuluşunu ararsın bütün zamanlarda/ kendi çıkmazında
hep karşı tarafta kalır aşk sularımın ardında
öykünün kayıp çocuğu olur sıcak dokunuşlar
yalansız sofralar kurdun mu çocuklarına
ekmek kadar temiz oldu mu hiç bakışların
bir dokunursan ölüme üç sevişmelisin yaşamla
uzak dur kıyılarımdan
karabasanlarınla kirletme doğurganlığımı
İnsan:
ey deniz gitme!
öyle çoğum ki seninle
içimde sonsuz bir orkide bahçesi
Deniz:
hoşça kal insan...
kendi mutsuzluğunun kurnaz mucidi
ebemkuşağının ölümcül karası
Nisan 2009, İzmir
Kayıt Tarihi : 12.8.2017 00:55:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Talanya'dan...

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!