Çocukluğumla başladı her şey
Aklımın ermeye başladığında
Hayatın bin bir rengine baktığımda
Her şeyin güzelliğini sandığımda
Parmaklarımın ucundaki varlığımda
Ne hoş kokuyordu güzellikler burnumda
Denizin üzerinde yürümekti rüyamda
Her şeyi sevmek zannediyordum pervazınca
Küçücüktüm koskoca bir gönül varlığımda
Gülücükler saçardım tüm heyecanımla
Hep denizin üzerinde yürümekti rüyamda
Çoğu zaman uçmak isterdim kuşların kanatlarında
Hep hayallerimle ben kalırdım ikisi arasında
Gökyüzünün ince semasına çizilmiş gönül yamacında
Büyüdüm küçüklüğümün hayaline daldığımda
Eser yoktu o güzelliklerin darağacında
Oturdum düşündüm çirkinliğin sofrasında
Keşke büyümeseydim bu zemheri ayazında
Yokuşlar cıktım yorgunluk saltanatından
Dilekler tuttum yıldızlar diyarından
Tüm renkleri görmek istedim yüce yaradanımdan
Sevgi nedir öğrenmek istedim çıkarsız bir candan
Cıktım bir yamaca haykırdım nedir sevda
Yankı yaptı alay edercesine de get burada durma
Bu şiirin sonu aslında uzunda :)))
Uykum geldi yatmam lazım yatağımda :))
Yalnız bir şeyi düşündüğümde
Kalacak denizin üzerinde yürümek hep içimde
Gülücükler saçacağım insanlığa yaşam felsefemde :))
01.02.2008
Hüseyin AkçamKayıt Tarihi : 1.2.2008 01:31:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Hüseyin Akçam](https://www.antoloji.com/i/siir/2008/02/01/denizin-uzerinde-yurumek.jpg)
Bilirmisin yalnızlık ne demek? Bilir misin
gökyüzündeki yıldızlardan medet ummayı?
Uzattın mı elini bir yıldız boyunca,
belki, tutarım diye farkında olmadan?
Uykusuz kalmayı bilir misin sabaha kadar?
Hiç küstün mü hayata?
Aslında kendinsindir küstüğün küçüğüm?
Kapatıp gözünü
hayaller kurduğun oldu mu geleceğe dair?
Bazen küçük bir masumiyet belirir
tebessümünde,
bazen gözünde hırçın bakışlar.
Kızdın mı kaderine günlerce?
Kendini tanıyamadığın oldu mu hiç?
Bazen cesaret edemeyen konuşmaya
ve bazen de hiç susmayan sen.
Sevdin mi birini?
Her yağmur yağışında saatlerce
bekledin mi sevdiğini pencerenin önünde?
Bir yudum sevgi dilendiğin
oldu mu sert bakışlardan?
Yaslanacak bir omuz aramadın mı?
Birden güldüğün oldu mu sebepsiz?
Her şiirde kendinden
bir şeyler bulmadın mı hiç?
Rüyalarda yaşadığın oldu mu hayatını,
istemediğin oldu mu uyanmayı?
Baktığın ama göremediğin oldu mu etrafı?
Ufak bir sorunu büyütüp
ölmeyi de mi istemedin hiç?
Sebebini bilmediğin bir ağırlık
çökmedi mi üstüne?
Büyüdüğünü farkedip
zamana düşman oldun mu?
Hecelerin az geldiği,
kelimelerin yetmediği
oldu mu duygularını anlatmaya?
Ağladığın oldu mu sebepsizce sabaha kadar?
Belki, sen, ağlamayı bilmiyorsundur ,
sevmeyi bilmediğin gibi.
İki damla yaş değildir ağlamak...
Önce hüzünlenmek,
sonra düşünmek, hayal etmek..
Anıları yaşamak, büyük bir özlem içinde
o küçük oyuncak bebeğe sarılmak.
İşte budur ağlamak ve yeniden yaşamak
abicim yureyine saglık buda benden
sevda öyle br düşsün ki yüreğine ateşlere yanasın..
tüm dileklerin kabul ola sen buna şaşasın..
sevgilinin kollarında , bir ömür yaşayasın
başını sevdanın göğsüne yaslayasın..))))))
daha ne diyem sana genç şairim...
yüreğin ve kalemin üşümesin...
TÜM YORUMLAR (3)