Kumsalda kimse yoktu
Denizden sert bir rüzgâr esiyordu
Narin yüzünü bıçak gibi kesiyordu
Saçları havalanmış dalgalanıyordu
Geriye doğru uzanan eteği sanki onu çekiyordu
Bedenine çarpan rüzgâra direniyor
Bronz bir heykel gibi dimdik duruyordu
Bugün seviştim, yürüyüşe katıldım sonra
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Devamını Oku
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
bana buna benzer bir olayı hatırlattı. Hiç unutamıyorum. İçim burkuldu...
bana göre, insanı bu olaya sürükleyen sebepler
işlense idi. Belki toplumda o sebepleri ortadan kaldıracak düşünceler çoğalırdı....
Mehmet Halil.
Tek bir kelimeyle..ENFES!
Bu akşam okuduğum ikinci şiiriniz
Bu dahi serçe kadar güzeldi. şiir uzun ama konu hiç dağılmamış bir solukta okunup bitti
Canı gönülden tebrik ediyorum
Haluk Özdemir
Çok güzeldi...Tebrikler......Sevgiyle kalın.
Enfes bir şiir..Tebrik ederim.
Bu şiir ile ilgili 5 tane yorum bulunmakta