Bertaraf olmuş bir geminin güvertesindeydim
Ay'ın ışığı altında seyrederken denizi.
Sular alabildiğine uzun
Suyun şakırtısı ve kuşların sesi
Yine uyuya kaldığım bir sabah.
Gemimizden kopmuş parçalar kaybolmuş sanki
Batmışlardır belki de
Bilemiyorum...
Çıkabildiğim kadar yükseğe çıkmıştım enkazın arasında.
Ben batmaktan son anda kurtulan bir denizci.
Bir kıyı görsem çekecektim kürekleri
Alacaktım deniz mili ve varacaktım kıyıya
Kıyı görebilsem keşke diye geçirmiştim içimden.
Geçmek bilmeyen bu zaman diliminde,
Suların akıntısında geçiyordu zamanım,
Saatleri bilmeden
Günleri bilmeden
Güneş uyanmamı
Ay yatmamı emrederken...
Bir pusulam vardı ki tek yol arkadaşım.
Batarken enkazlar arasında,
Elime geçen tek eşyam...
Geceye doğru ilerliyorum.
Bu sefer bir kara parçası var gözümde,
Ay ışığının aydınlattığı
Maviliklerin ortasında kara parçası.
Deniz mili çektim kürekleri
Uyumadan dinlenmeden
Ay'ın verdiği emre karşı gelerek!
O kara parçasında ayak bastığımda ise
Denize düştüğümü fark ettim
ve kuma gömüldüğümde anladım öldüğümü.
O küçücük yerde kayboldum.
Ölümsüzlüğün son deminde
Yazarken bu mısraları.
Kayıt Tarihi : 12.4.2014 15:45:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!