Bir uçurtmayım şu kaderin elinde,
iplerim kirli avuçlarımda
güneşim kan kokuyor
toprağım lapa lapa ölüm
şehirler akıyor durup durmaksızın.
Rüzgarlara yaren olmak ne güzel
kuzey rüzgarına tutunmak
yahut sam yellerinde tere boğulmak.
Kan kızılı batıyor güneş dağ doruklarından
felaket tellalı martı çığlıklarıyla
lodosumu çalmış kapkara inler
hep tesbihler çekiyoruz yorgun parmaklarla
imamesine varmak için ömür yolunun
kahve fallarına sığınmak niye?
ölüm falsız durur her köşe başında.
Çekirge sürüleri ruhuma çöreklenmiş dört bucakta
vücudum şarapnel kırığı,hayattan kopan.
Teorisiz yaşamalı aşkın her parçasını
senfonisiz,notasız ağlamalı
içinden geldiğince
geceyi yaşamalı güneşe inat
asit yağmurlarında bile gülmeli için için.
Sürgündeyim hayatın ta orta yerinde
forsayım bilmediğim bir limanda
hep gözlerine sığınıyorum
nehir oluyorum durmaksızın
setler dolu dört bucak
dinlemem bunları fakat
o gözlerin sonunda beni yakacak.
19.03.2005
BURDUR
Kayıt Tarihi : 11.6.2013 19:33:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!