Deniz Kızı Eftelya Şiiri - Nihat Malkoç

Nihat Malkoç
1593

ŞİİR


30

TAKİPÇİ

Deniz Kızı Eftelya

I.

ege'nin karşı kıyısında, suların yangınında...
o kıpkızıl (ş) afaklarda iki kişilik atarken kalbim...
çözülsün hissiyatın nasırlı ayaklarına vurulan prangalar
tan yeri ağarırken olimpos dağı'ndan topla küllerimi
ısıt tebessümünle, yokluğunda buz tutan ellerimi! ...
efkârın en koyusu dem olmuş, sinmiş çaya
gel gönlümü abat et deniz kızı eftelya! ...

II.

gözlerinden taşan denizler sulasın kavruk yüreğimi
peşinden sürüklenen gölgem öpsün ayak izlerinden
gecenin tenhasına saldım içimdeki sevda yüklü rahvan atları
bil ki teninin (t) uzağındayken, yüreğinin en yakınındayım
gül suretini omuzlamış gözbebeklerim, sana giden yoldayım...
gözlerinin mavisi benzer hilâle, ay'a
gel gönlümü abat et deniz kızı eftelya! ...

III.

hicranın ateşiyle kül eyle içimdeki bu sensiz sarayları
sana iltica etsin yüreğimde aşka dair ne varsa
gönlüm, gönlüne el açan bir dilenci misali mahcup, kırılgan...
hüzünler biriktiririm naftalın kokan hatıraların ceviz sandığında
çukur aynalardan devşiririm o kadim tebessümlerini
hiçbir şey çare değil yüreğimdeki faya
gel gönlümü abat et deniz kızı eftelya! ..

IV.

söz, çığlığa dönüşürken sükût değirmeninde
bütün libaslardan azade, aşkını giyindim bedenime
dar vakitlerde bir inşirah neşvesi sağdım nazarlarından
sana dair düşlerimi üstüme yorgan ettim kara kışlarda
katık ettim yitik baharların matemini hüzünkâr yüreğime
savur ipek saçını, aşkı göğsüme daya
gel gönlümü abat et deniz kızı eftelya! ..

V.

bahar kokan saçının teline dolanmış karmaşık duygularım
zemheride kardelenler misali aşka durmuş gönül ağacı
yürek, hasretin en yanık türküsünü bestelemekte senden uzakta
sen yoksan bil ki herşey noksandır yokluğun gurbetinde
gel ey sevgili, umudun kanı çekilmeden aşkın damarlarından
vuslatın boyasıyla, yürek köşkümü boya
gel gönlümü abat et deniz kızı eftelya! ..

VI.

mavi bakışların paslı bir zincir gibi dolanmış yüreğime
gönül aynamın puslu camında suretinden (g) ayrı ne varsa yalan
teninin yokluğumda içime akıtırım kızgın hicran yaşlarını
ayrılığın dipsiz uçurumunda asılı kalır yaralı bakışlarım
senden esen rüzgâr dağıtır kaygı bulutlarını gönül göğümden
cam kırıklı yollardan yürümekteyim yaya
gel gönlümü abat et deniz kızı eftelya! ..

VII.

kızgın gözyaşlarıyla sırılsıklam olurken düş(ünce) lerim
gönlüme vazife belledim sana dair her ne varsa sevmeyi
a(n) dını dilime pelesenk ettim ıslak bakışların gölgesinde
seyrettin o gül endamını gönül perdemin aralığından
sabahı olmayan gecelerde dolunaya ezberlettim (y) adını
mehtaplı gecelerde gölgeni düşür suya
gel gönlümü abat et deniz kızı eftelya! ..

VIII.

sulusepken gözlerinde uçurşurken mestane kelebekler...
gizli denizlerine sızıyor yol yorgunu sevda yüklü şileplerim
sende yok olan ben'im, bir kuş misali uçuyor bulutların ülkesinde
ey yâr, sevgi anahtarıyla aç kalbin sürmelenmiş kapıları
muhabbet mülkünün zekâtı yeter münzevi yüreğime
yüzünün aydınlığı karanlığıma ziya
gel gönlümü abat et deniz kızı eftelya! ..

IX.

elimde ufalanırken sana dair di'li geçmiş zamanlar...
bakışların paslı bir bıçak gibi saplanır (g) özlerime
emin ol ki dağlar dürülmedikçe dürülmez bu aşk defteri
bilmem nasip olur mu geçmek sevdanın sırat'ından
sen git desen de büyülü gözlerin bir (b) aşka çağırıyor beni
elbet bir gün tutacak aşka çaldığım maya
gel gönlümü abat et deniz kızı eftelya! ..

eftelya! .. âh eftelya! .. eftelya! .. âh eftelya! ..

Nihat Malkoç
Kayıt Tarihi : 7.5.2016 21:26:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Nihat Malkoç