sana müjde var bekçi
sil gözyaşlarını artık
yalnız değilsin artık bu fenerde
topla kendini denizden gelen var
ama sen değilmiydin tek arkadaşı rüzgar ve güneş olan
kendi huzurunda hayallerinde kaybolan
sen değil miydin gerçeklikle dalga geçen hayallere kulaç atan
nasıl olacak şimdi denizden gelen var
uyan artık uykundan sığınma mavi dalgalara
ellerini çıkar cebinden gözlerin artık bir martıdan fazlasına görecek
denizden gelen var
ama nasıl olacak ant etmemiş miydin bu fenerde tek başına hayallerinle yaşamaya
ve yaşlı gözlerle baktın ona
senin düşlerinin başladığı yerden geliyordu
gözleri çok uzaklarda gözüken bir yıldız gibiydi
ve çocuksu gülüşüyle elini uzattı sana ama nasıl olucaktı
bekçi baktı gözleri bir ormanı andıran misafirine
hiçbirşey düşünmeden sarıldı yıllar sonra gördüğü ilk insana
ömrü kafiyesiz bir şiir gibiydi gözleri ise şimdi güneşten yaratılmışçasına sıcak ve parlaktı
bekçi kendini toparladı ve konuşmaya başladı
affet ıssızlığımı ama ben senle gelemem
söz verdim rüzgara birtek onunla eseceğime dair
nöbeti devr aldım radan güneşle kardeş oldum
ellerim çok uzaklara giden bir göçmen kuş gibi uzaklaşıyor senden
lütfen git buradan daha fazla acı çektirme bana
ben bir tek denize sığınırım artık senin gözlerine sığınamam
yıllarca bekledim seni rüyalarımda düşündüm sürekli iç çektim
ama seninle gelemem ben bu deniz fenerinin yalnız ve ihtiyar bekçisiyim
ve bir daha denizden gelen olmaz...
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta