Felsefe terk, İktisatçı.
Ben seni detaylarda sevdim,
gece yarılarında.
Sıfır'la Bir arasında kaldığımda...
Dudakların arasındaki fasılada,
öylece, kımıldamadan bekledim.
-I-
Kulağıma çok hoş gelen, bir melodi dinliyorum;
karşıma alıp, sımsıkı bağladığım gözlerini,
yudum yudum içerken.
Buraya kadarmış, benim de vaktim daralmış.
Bak! Neredeyse gün akşam olmuş!
Artık, son yolculuğuma hazırlanmaktayım.
Buselik makamında; gerçekten, çok hastayım!
Bak şu köşeye! Penceremdeki gül de solmuş.
Gün, hızla geceye doğru koştuğunda
Gitar birden sustu. Duyduğum kemanın sesi…
Daha yokluğunun ilk akşamında
İçimdeki öyle bir hüzün ki
Gitarın telleri hep birden koptu
gördüğüm hep aynı düş
yıldızlar, deniz ve ay
bir yanda ben varım, öbür yanda
dolunay
İçimde kötü bir his var bu gece, sabaha karşı.
Afaki düşlerim, siyah beyaz bir fotoğraf oldu.
Yüzümdeki tebessüm, elim hazanlarda kayıp.
İhtimal ki içimdeki his, kötümser bir zandan büyük.
Mazide bir şarkı çalıyor, kulak veriyorum hafiften
Kalbimde dilsiz bir figan, yüzümde nedamet var
Önümden hatıralar geçiyor, iç çekiyorum birden
Ruhumda sessiz bir boran, bedenimde sükunet var
Yaşamdaki ahengi, yakalamak istiyorum.
Hokkabaz mı olsam diyorum…
Yahut bir çengi?
Belki o zaman, ben de yakalarım
Küçük bir kız çocuğu,
Kızılay'da mendil satıyor.
Adı Nevruz.
Altı yaşında var,
Yedi yaşında yok.
Geçmişten gelip geleceğe giden, soluksuz bir yürüyüşün;
yönü belirsiz istikametinde savrulurken bedenim,
yörüngesinden çıkarak meçhule doğru seyreden,
kendi halinde bir nesneyim.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!