Deneme. Türkiye'yi güzelleştirelim - Dah ...

Akın Akça
1865

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Deneme. Türkiye'yi güzelleştirelim - Daha yapıcı bir katkı yarı-varsayımı

Madem şu anki düzen politikalarla işliyor o halde politikalar üretmeli, hiç değilse şu anki en önemli konularımız için. Tabi burada, önemli olaylarımızdan siyasetçilerimizin ya da hangi siyasetçinin ne anladığı gibi bir sorun da ortaya çıkabilecektir. Bana göre bu, eğitimdir mesela, sağlık konularıdır, doğamızı korumak, tiyatrolarımızı sanatımızı geliştirmek, tarihi eserlerimizi kollamak, laik sistemimizi koruyacak düzenlemeler geliştirmek vesaire…
Çeşitli dernekler, kurumlar arasında kolay veri akışkanlığı, alış verişi sağlanabilmeli. Bu yolla Türkiye daha hatasız işleyebilecek ve daha hızlı yol alabilecek bence. Bunu yaparken gene hataya düşmeyelim; kuvvetler ayrılığı vardır, benim dediğimse başka…
Bu düzenlemeler için halktan bir temel almalıyız, ama bunun öncesinde daha sağlam, tam bir demokrasiye ihtiyacımız var. Mesela her sokağa bazı masalar kurup halkın çeşitli şeyler hakkında görüşlerini almalıyız. Nasıl kiliseler yardım falan toplar sokaklarda, öyle. Mesela sormalıyız, sormalıyız ki neden akp’ye oy vermişler; sormalıyız ki, neden chp’ye oy vermişler. Bunları sonuna kadar eleştirmeliyiz daha sonra bu sonuçları tv programlarında, ama yetkin kişiler elinde, mesela Siyaset Meydanı adlı programda. En doğru sonuç ortaya çıksın ki gelişelim. Ama dediğim gibi herkes birbirine tahammül edecek, kavgayı küfrü bırakacak.

İkinci bir önemli nokta ise; Türkiye bir şekilde gelişiyor ve kimse buna mani olamaz, olamayacak, ne şeriatın baskısı ne de bölücüler. Ama gelişmenin iki yönü var, yaşam kalitesi ve süresi bazı başka değerlerle ters etkide ve bunları ciddice düşünmeli, çözümler üretmeye hemen başlamalıyız. Bugün teröriste gene 4 şehit daha verdik, düşünüyorum da Hollanda mesela teröre bu kadar şehit verseydi ya da Avrupa, Avrupa’nın varlığından bugün acaba söz edebilir miydik.
Nüfusumuz her zaman böyle kalmayacak, ve hatta yaş almaya başladık bile. Ben her zaman çok doğumdan yana olmuştum ama tabi istatistikçi falan değilim, çeşitli dengeleri tam kuramamış olabilirim, fazla doğumun da tabi ki yan etkileri var kaliteli yaşamı düşürmesi gibi mesela; işte yani bu konularda bir politikamızın olması lazım. Henüz enerjik bir toplumuz, bunu değerlendirmemiz gerektiği kesindir.

Fazla politikadan bahsetmek istemiyorum bu yazıda, ve genel anlamıyla ‘artık’ ancak şu son Mhp’nin Baykal’ı yeni açılımına dair eleştirileri hakkında da küçük bir şeyler diyeceğim. Bu tip yararlı faliyetlere parti hesaplarıyla ya da ne olduğunu anlayamadığım bu garezlerle gitmek yanlış, nacizane. Gül’ün cumhurbaşkanlığının tescili hangi parti kanalıyla gerçeğe aktarıldı biliyoruz. Baykal’ın da çok hataları vardır, o da insandır, ama durup birbirimizi dinlemeyi ne zaman öğreneceğiz. Kürt Türk ayırmayan bir görüşü algıladım ben Baykal’ın son açılımından, yanlış mı? E, bu kötü değil, düşmanımız zaten pkk bizim. O halde Mhp’nin başındaki Bahçeli’nin amacı nedir onu sormak lazım. Gerçi Ağar’la Mumcu’ya sormak daha iyi olurdu :) ama onların tozu bile kalmadı artık.

Dördüncü bir nokta, bilimsel yatırımlar. Türkiye Nasa’ya benzeyen nokta bir yer açmalı. Bu yerin temelleri Tübitak sayesinde falan mesela atılırsa bir şekilde, daha sonra bu çığ gibi büyür. İnsanımız sevgiye, öğrenmeye aç; ve ne güzeldir ki işin doğrusu iyisi budur. İlerde bu kurulacak yer, Nasa’ya rakip olabilir, eğer böyle bir yer kurulursa.

Çeşitli günler tertipleyelim ürünlerimiz veya önemli olaylar veya günlerimiz hakkında. mesela türk döneri için bir gün tertipleyelim o gün şenlikler düzenlensin dönerler halka bedava dağıtılsın, bu sayede patent almaya şevkimiz güçlenir ve dönerimizi bir ülke çalmaya kalkacaksa iki kere düşünmüş olur bir kere yerine. Aynı şeyi mesela bugünkü Kuzey ırak-barzani olayları üzerinden de yapabiliriz. Bu terörün başlayış tarihini baz alan bir gün tertipler ve o günü yas günü şehitlerimiz için yas günü ilan ederiz ve bu konuya batı dünyasının daha çok kulak kabartmasını sağlayabiliriz. Bu tip şeyler önemlidir, mesela bugünlerde, tam da bu kötü olaylar sırasında, Filistinliyle peres geldi ve görüşmeler flan oldu, bu olumlu etkileyecek Türkiye’nin imajını.

Gereksiz yere ağaç kesenlere veya orman yaktığı anlaşılan kişilere katı cezalar getirilmeli.

Şimdilik, son diyeceğim, aklıma gelen bir nokta da, köylerimiz olgusu. Eskiden kırsal %70’lerde iken, şimdi %30’lara düştük. Biraz da şimdiki, siyasetteki tıkanmışlığı bu köyden kente anlamsız akan olguda aramalıyız belki de. Hayatı ve her türlü medeniyeti köylere, en ücra yerlerimize kadar taşımalı, halkımızı mutlu etmeliyiz ki anlamsız bir kent olayıyla karşılaşmayalım. Böyle bir kente yığılmış nüfusun gelişmiş ülkelerde bir örneği var mı merak ediyorum…

dğç

Akın Akça
Kayıt Tarihi : 13.11.2007 20:29:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Akın Akça
    Akın Akça

    önceden düşünülmeliydi bunlar, daha bilinçli olunabilseydi...

    önceden kafada tasarlayıp sonr uygulamaya geçmek gerekir. En uygununu kafada bulana kadar da uygulamamak gerek, yap boz değil ki bu. önceden böyle olmayınca, şimdi düzeltmek gerekiyor işte.

    Cevap Yaz
  • Cevat Çeştepe
    Cevat Çeştepe

    Sevgili Akın Akça ;
    1950 lerin politikası değil mi köylere traktörün altyapısız girmesi ile yollara dökülen köylülerin kentlere ulaşmasını sağlamak için geliştirilen karayolu taşımacılığı . Sonuç 50 yılda gelinen nokta . Sefil görüntülü köyler ve köyleşen kentler . Oysa bunun tam tersi ve belli (çevresel) standardı yakalamış kentleri ve köyleri oluşturmanın hesapları da yapılabilirdi . Tabi bağımsız politikalarla . O zaman bir ağaç keserken 1000 kere düşünülür , golf sahaları yapmak adına binlerce dönüm ormanı kesmez , dağ başlarındakileri de yakmazdık ...

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (2)

Akın Akça