İki Yüzlü Yüzüm İki Yüzüm
Bana secde eden meleği severken bunların olacağını düşünmemiştim... Fal oklarını zamana bir bir batırıp başkalarının ağıtlarını ağlarken de... Hani bazen hayat boğazına yapışır ya insanın, ben bin kez öldüm, yeter artık derken bir günah daha işlersin ya şeytanın hatırına... Ve yaşadığından hızlı geçer zaman düşünmeye başladığın an... Öncesinde bin kez gelen ölüm, çağırınca gelmez olur da bekleyerek yaşamanın zorluğunu anlarsın...
Ağlayan şeytan gibiyim şimdi... Henüz her zevki tatmadım ve acınası zevkleri de ben yaratmadım derken ve anlam zindanlarından kaçan duygularımla, müebbete mahkum suskunluğumla çaresiz bağdaş kurup oturmuşken dünyanın merkezinde... Andolsun kalem yazmazsa! Siz de yaparsınız biliyorum, göz görmez olunca arşı... Gerçekten yasak mıydı cenneti süsleyen meyveler, acı mıydı aşk, zehirli miydi sevgi, sebepsiz miydi varlık ve dağları titreten benlik der gelirsiniz diye de bekliyorum...
Bir bebeğin gözlerinden bakar öte dünya, bir hayat seçersin kendine... Öperken kaybolan sevgili bırak hislerimle gideyim dersin... Gece bulutları gibi mahzun ve paramparça haldeyken birkaç damla gözyaşı yaşatır seni...
Adını mıh gibi aklımda tutuyorum
Büyüdükçe büyüyor gözlerin
Ben sana mecburum bilemezsin
İçimi seninle ısıtıyorum.