Camlarım sırlanıyor ayna oluyorlar, cila kabul etmez
Sırlanan camlarım seni temsil ediyor, kuvvetli, cila kabul etmez
Ben Çindeki o kör adamım Zinnûre, sense Endülüste açan çiçeksin
Görülebilmen olmasaydı hani
pes ediverirdim hiç başlamadan bu sabır isteyen telaşeye
Bir idrak biçimi olduğundan görmek, daha aydınlık taraftan yansır ötekine
Fein lemtekün... terâhu
Mevlâmı buldum demiş Mecnun, âh...
İçime işliyor deriyi aşan taalluku ışığının ve görünüyor kocaman boşluğu
Sahipsiz bir baltaya yapışmış gibi kırbaçsız kervanlarda taşınır, zarif
Musikişinas bir tekke mi bu, her akşam fikrimde bir yolda
kafamın içinde davullar patlar
Yıkıntılardan geçtim, o da buradan geçmiş, o da buradan geçmiş
Uzun boylu biri de geçmiş
Yatırsalar sonsuza kadar gülerim gibi
Elinde bir fincan olduğundandır elinde, bir fincan mutluluk fındık kokar
Bak bugün yeni bir soru sahiplendim tenhada
çam ağaçlarının ardından bu yamaç bize çıkar mı, söyle
Sen son padişahı gibi gönül tahtının
Letâifim tebaası olmuş, akla her düştüğünde ayaklanır
"padişahım çok yaşa!"
Tebaa fetih ister sultânım, tebaa fetih ister
Büyük bir kitaba benziyor adın kadim ve muteber bir kitaba
Karşılıklı olan menfaattir dediya usta, hemen kulak verdim, inandım
Bu yüzdendir içten yanabilmesi yalnız var olmakla
Şimdi binlerce boşluk etrafımda,
ama hiç birinin seninle dolmuyor oluşu yok mu
Peki onca sabaha çıkmış olmamıza rağmen
hiçbirinde senin gözlerini ilk görenin ben olamayışım...
Îmayla sayılır mı bir aşkı yaşatmak?
deliriyorum sanırım
Her mahallenin bir delisi olurya, bu kıyıların da delisi ben olmuşum sanki
bayram yeri gibi geziyorum
Ama manzarada korkuyu bekler gibi bu halim nicedir?
Gemileri kolaçan ediyorum süratle, huzur-u kalbî hangi birinin yükünde?
Burada eremediysem ben daha da ermem artık diyorum
Hamza AksaçlıKayıt Tarihi : 13.12.2021 20:11:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!