Deneme-1 Şiiri - Nazlı Muhip

Nazlı Muhip
61

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Deneme-1

? ………………?

Üç sene önceydi... Eylüldü. Asiydik ikimizde. Korkusuzduk. Kim ne der ne düşünür umursamazdık bile. Her şeyi bütün çıplaklığıyla yaşardık. Cesurduk ve basmıyordu ayaklarımız yere. Böyle olabilmek için hiç çaba harcamıyorduk. Çünkü farkındaydık, bize armağan edilmişti bu duygu...
Evet, bu duygu… Adı aşk… Üç sene sonra bile bunu rahatlıkla söyleyebiliyorsam buna en büyük sebep şüphesiz ki onun içtenliği. Bu içtenlik 3 sene sonra bile beni ilk günümüz ki gibi hayata bağlıyor. Fakat yine de bazı şeyleri göz ardı edemiyorum. Bunlardan en önemlisi hayatlarımız değişmişti. İkimizin de hayatına yeni insanlar, yeni nefesler girmişti. Ve bazıları da çıkmıştı. Yeni heyecanlar yeni hayaller yerleşmişti içimize. Kim bilir kaç öykünün kahramanı olmuştuk bu üç yılda. Kim bilir kaç yenilgi kaç galibiyet yaşamıştık. Zaten ben hiçbir şeyin aynı kalmayacağını baştan beri biliyordum.Ve böyle kabul etmiştim.Yine de zaman zaman aklım karışıyordu.Onun şu anda mutlu olduğunu bile bile onunla görüşmek ne kadar doğruydu anlayamıyordum.Bazen dünyanın en kötü insanıymışım gibi hissediyorum kendimi.Kabuğuma çekilip onun mutluluğuna gölge düşürmemem gerekirdi.Aslında onu bağlarından koparmaya çalışmak değildi yaptığım.Hayatında yer edinmeye çalışmak hiç değildi.Belki de dünyanın en büyük yanlışıydı bir arada olmamız.Ama doğru insan o'ydu.Bunu bilerek kendimi başkasıyla düşünmek,onu unutmaya çalışmak haksızlık olurdu.Herkesten farklıydı o.Kalbimi çok kırmış olmasına rağmen onun dürüst olduğunu bilmek tüm kırıklıklarımı unutturuyordu bana.Ve bana değer verdiğini bilmek kendime yarattığım bir avuntu değil,gerçeğin ta kendisiydi.Sevgisini belli etmezdi çoğu zaman,içten içe severdi beni.Bazen bu duruma bozulsam da aslında biliyordum sevgi dediğimiz fazla dillenmemeli,dallanıp budaklanmamalıydı.O bana ne kadar çok seni seviyorum deseydi ben ona o kadar inanmazdım.Bu kadar çok diline dolamadığı için emindim,o da seviyordu beni.Ve ben en çokta bu sayede yenmiştim korkularımı.Artık ondan kaçmamaya karar vermiştim.Başkasının yanından geldiğini bilerek onu karşılıyordum,ve onun yanına gittiğini bilerek uğurluyordum.İçim burkuluyordu ama eskisi gibi değildim,alışmıştım.Çünkü bu onun hayatıydı,zamanla bunu kabullenmeyi de öğrenmiştim.Ve buna isyan etmek değil de ancak boyun eğmek düşüyordu bana.Aslında hayatını başkasıyla birleştirmesinden çok onun yanında,onun saçlarının kokusunda uykuya daldığını bilmek,sabahları onun başucunda gözlerini açmak zor geliyordu bana.Üç sene geçmesine rağmen sadece bu zorluğu yenemedim.Ve onu en çok bundan kıskandım.Ama kendimden başka kimseye zararı olmayan bir kıskançlıktı bu.Çünkü sadece benim gözlerimden akıyordu yaş.Sadece benim içim yanıyordu.Gecenin bu saatleri oturup bunları yazma ihtiyacı duyan sadece bendim.Ve sadece benim içime sığmıyordu bu aşk...Adı üç sene öncesinde konan bu duygu...Aşk...
Bir an bile olsa kaçamaz mıydım kendimden Ya da gerçeklerden. Aslında bunu çok düşündüm. Hep yeni yerlere gitme isteği duydum. Her şeyi, en önemlisi de onu geride bırakıp gitme isteği... Kendime yeni bir hayat kurmak, onun hayatından çekilmek belki en iyisi olacaktı. Fakat ben nereye gidersem gideyim o benden önce oraya varmış ve beni bekliyor olacaktı. Kendimi suçlamalar ve cezalandırmalar yeniden başlayacaktı. Çünkü yaşanmışlıkları inkar edemiyorduk ve önüne geçemiyorduk hiç bir duygumuzun. Hayalimde gittiğim o yer hep bir sahil kasabası oldu. Güneyde bir sahil kasabasında, bir banka oturup, denize karşı durup, onu düşünecektim. Düşündükçe unutacaktım.Denizi karşıma her alışımda ondan bir parça bırakıp öyle dönecektim geriye.Ve sonunda arınacaktım.Ama olmadı.Yapamadım.Kaldım burada.Ve ona yakınken onu unutmaya çalıştım.Görüşmedim,konuşmadım.Unuttuğumu düşünmesini ve yoluma çıkmamasını diledim.Yanarken dumanını gizlemeye çalışmak gibi bir şeydi bu.Hep güçlüyü oynadım.Gözyaşlarımı içime akıttım,bazen yastığıma gömdüm.Göstermedim kimseye. Nedenli ve niçinli sorularla karşılaşmaktan korktum. Zamanla herkes onu unuttuğumu sandı. Belki o bile böyle düşündü… İçim acıyordu, fakat ben yinede onu aramıyor onunla görüşmüyordum. Her yenilişimde, her güçsüzlüğümde şiddetle ona sarılma ihtiyacı duyduğumu kimse bilmiyordu.Uzun zaman bu şekilde savaş verdim.En çokta kendimle kavga ettim.Duygularımı bastırdım.Kalbimi,ruhumu yok saydım.Bütün bedenim,bütün benliğim hep onu isterken,ben inatla ondan mahrum bıraktım kendimi.Sadece mutluluğunu bozmamak içindi yaptığım bu roller.Sadece huzurunu bozmamak,hayatında sığıntı gibi olmamak içindi bu vazgeçmiş tavırlarım.Herkesi ve en önemlisi onu kandırmayı başarmıştım da kendimi hiçbir zaman kandıramamıştım…
Zamanla bu ilişki öyle bir hale geldi ki artık ona en yakın ama en uzak zamanları ayırt edememeye başlamıştım. İyice kopmuştuk birbirimizden, yabancı kalmıştık hayatlarımıza… Olması gerekende buydu zaten. Bu duruma ne kadar dayanabilirim diye düşünürken kendimi yine onun hayatında buldum. Her gün görüşmeler, havadan sudan konuşmalar, görüşme planları yapmalar yine eskisi gibi başlamıştı. Bu sefer duygularıma ket vurmuyordum.Kararlıydım,gittiği yere kadar gidecekti.Onu unutmaya çalışmayacaktım.Emindim,o da beni seviyordu,işte buydu hayatında olmamın en önemli sebebi.O da benim sesimi duyduğunda beni gördüğünde mutlu oluyordu.Tıpkı benim gibi.Vazgeçmiştim sorgulamalardan,kendimi onun rüzgarına bırakmıştım.İstediği yere savurabilirdi beni.Şimdi geriye bakıyorum da boşa geçmiş onca zaman,boşa gitmiş onca nefes var.Onu unutmaya çalışmak en doğrusuydu derken yeni anlıyorum aslında en büyük hataymış.Bunun için her gün onunla görüşüyorum.Her gün görüyorum onu.Ve en kısa zamanda yine sarılacağım ona eskisi gibi.Bunca zaman sonra bile onu bıraktığım yerde,bıraktığım gibi bulmuştum.Hayatlarımız değişse de o hiç değişmemişti.Bunu bilmek mutluluğumu ikiye katlıyordu.O her defasında eskidende olduğu gibi büyük bir sabırla dinliyordu beni.Konuştuklarımızı hatırladıkça sadece kendi hayatımdan konuştuğum için,onu hiç dinlemediğim için kızıyordum kendime.Fakat yine de gülüyordum.Onun hayatı benim ki kadar çalkantılı değildi.Sakin ve mutlu bir evliliği vardı.Belki de bana yansıyan sadece bu kadarıydı,bilemiyorum.Kalbinde iki kişiyi taşıyordu.Onun yükü benimkinden daha ağırdı.Çünkü ben kalbimde yalnız bir kişiyi taşıyordum…
Sadece o vardı… Onun tarafından sahiplenilmek, sadece ona ait kalmak onun beni sevmesinden bile daha çok istediğim şeylerdi. Bu yüzden beni kıskanması, bazı kısıtlamaları hep hoşuma giderdi. Sanki kıskanması için onu ben zorluyormuşum gibi hissederdim kendimi çoğu zaman. Ve böyle zamanlarda gömülürdüm yine karamsarlığıma…Ya sevmiyorsa ya yalansa tüm söyledikleri ya her şey bir rüyadan öteye gidemeyecek kadar sahteyse ve daha bir sürü şey aklıma geldikçe gelirdi.Hem böyle olsa bile benim hayatımın anahtarı onun cebindeydi.Fakat bana gelse yine zili çalar,kapıyı kendisi açmazdı.Çünkü yanlıştı adreslerimiz.Farklıydı kapılarımız.Hayaller hep hafızalarımızda,adımızı sayıkladığımız yastıklarımızda kalmaya mahkumdu.Mahkum eden bizdik fakat yine de seviyorduk birbirimizi...
‘Çok canım yanıyordu gördüklerimden ve göreceklerimden’
Çok önceden ona söylediğim bir sözdü bu. Söylediğim onca şeyin içinde sadece bunu anlamamıştı. Şimdi ikimizde anlıyoruz. Çünkü çok şey değişmişti. Görmüştüm göreceklerimi. Ve yanıyordu canım. Artık saatler onun geleceğe an’a kuruluydu. Onu beklemekle geçiyordu zamanım. Onu gördüğüm anda unutuyordum her şeyi. Sadece ikimiz oluyorduk etraftaki herkes siliniyordu. İçim onunla öyle çok doluydu ki bazen taşırmak geçiyordu aklımdan.Onu her görüşümde her düşünüşüm de gönlümde uçan kuşları başkasına anlatmak istiyordum.Ama bunu yapamazdım.Çünkü bu aşk yasaktı…Yasak bir aşkı yaşıyorduk.Bunu her ne kadar aklıma getirmemeye çalışsam da unutamıyordum.O başkasına aitti,ben başkasına ait.O başka bir eve gidiyordu,ben başka bir evden uğurluyordum onu.Bazı zamanlar öyle ağır geliyor ki sevgisi yorulduğumu hissediyorum.Ona ulaşmaya çalışmak,onu yeniden hissetmek istemek bitkin bırakıyor beni.Bunca derdin,bunca çabanın içinde aklımda sadece onu tutmak,sadece onu düşünmek beni bambaşka biri haline getiriyor.Oysa bilmiyorum bile beni ne kadar sevdiğini,beni ne kadar düşündüğünü ya da ne kadar istediğini.Fırtına olduğunu bile bile yola çıkmak bu olsa gerek.Her şeyi göze alarak ve hiçbir şeyi umursamayarak.Peki ya o ne kadarını göze almıştı? Neler umurundaydı? Gerekirse silebilir miydi bazı şeyleri bir çırpıda? Yoksa ona göre ben bunların hiçbirine değmez miydim?
Daha ne kadar boğuşurum bu sorularla bilmiyorum. Tek istediğim ona bir an önce sarılmak. Bir an önce nefesini ve dokunuşlarını bedenimde hissetmek. Her şeyden çok seviyorum ben onu. Öyle ki gel dese ardıma bile dönüp bakmadan gidebilirim. Ama hiç gel demeyecek biri için ardıma bakmam ya da bakmamam ona gitmem ya da gitmemem hiç önemli değil biliyorum. Yine de isyan edemiyorum ona.Şikayetlerde bulunmuyorum,kısıp sesimi oturuyorum.Ve saygı duyuyorum yaşantısına.İşte en çokta bu yüzden çelişiyorum kendimle.Ve yine bir savaş içine giriyorum.Daha ne kadar böyle sürer,daha ne kadar yenerim kendimi ya da yenilirim kendime bilmiyorum.Tek bildiğim yorgunum…

Yorgun olsam da yapılacak tek şey vardı...Ve bende onu yaptım.Gözlerine baktım,yüreğimi dinledim ve yeniden ona döndüm…Artık biliyorum ki bundan sonra hiçbir kuvvet ayıramaz bizi…
Şimdi dışarı da yağmur yağıyor.bu yağmurlu havada onun kollarında olmayı isterdim...Eminim o da benimle el ele dolaşmayı isterdi…
Şimdi değil ama belki bir gün…Belki bir gün…
İkimiz için her şeyin bittiği,gerçeklerin silindiği,zamanın durduğu bir gün…Belki yağmurlar sadece bizim için yağar…
Kendimle verdiğim bütün kavgalarım biter,bütün çelişkiler sona erer...İlk başlar umut veremiyordum tüm bunlara ama o çok umutlu.Ve onun sayesinde benimde umudum var artık.
Bu umudu seviyorum beni hayata daha yakın tuttuğu için.
Onu seviyorum,hayatı daha da yaşanılır hale getirdiği için…
İyi ki o var ve iyi ki benim hayatım da…

Nazlı muhip…

Nazlı Muhip
Kayıt Tarihi : 24.5.2010 01:41:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Meltem Ege
    Meltem Ege

    yüreğin umutsuz kalmasın güzel insan...

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Nazlı Muhip