Zemin sanma erliğe, malum olan her demi!
Meclis-i kâmilinde ara sen hep erdemi!
Ol feraset sahibi, kalp gözüyle gör demi!
Yoksa şayet basiret, tüm meclisler kör demi!
Bilmiyorsan sor daim bir bilene yordamı!
Öyle sevdalar vardır, biter baslar;
Buruk tatlar vardır, ağızda şurup giden;
Bir aşka vuran güneş kolayca batmıyor.
Yanıyor bin kollu şamdanı, tutuşuyor
Ufkunuzda camları göksel konağının
Ve bir yaz aksamı buhurdan gibi tüten
Devamını Oku
Buruk tatlar vardır, ağızda şurup giden;
Bir aşka vuran güneş kolayca batmıyor.
Yanıyor bin kollu şamdanı, tutuşuyor
Ufkunuzda camları göksel konağının
Ve bir yaz aksamı buhurdan gibi tüten
Yok, kameti kıymeti, bilsen bile on demi!
İsraf etme gününü, tahattur et son demi!
Tümüyle katılıyorum kardeşime kutlarım. Yorumunuza ayrıca teşekkürler.
Zaman aslında buyurduğunuz gibi,
çok dar, berkten çabuk geçer bir
an-ı seyyaledir.
Hatta bir kabir kadar dar, ama duvarları
aynadan oldu için bir meydan kadar geniş
görünür. Bir tarafı mazi bir tarafı müstakbel,
halbuki ikisi de madumdur ve yoktur. Hayalen
bir maziye bir istikbale fikir ettiğimizden pervanenin
dönmesiyle tepsi yüzeyi gibi geniş görüntü oluşur.
dar olan zamanı geniş görürüz. İşte böyle bir DEM
DEM'lerinizle beni DEMLEDİNİZ Teşekkürler..
Saygı ve muhabbetle selamlarım.
Bedri Tahir Adaklı
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta