Patronun yanından çıktığımızda bana 'Ehh erenler! ' dedi. 'Artık işsiziz.İşsiziz artık delikanlı.Yine o ayaklarının altı su toplayıncaya kadar dolaşıp iş arama günleri geldi.Yorgunluktan adım atamayıp dilinin bir karış dışarı fırlayacağı günler geri geldi.Fakat ne olursa olsun onlara bu zevki tattırmadık ya...İşçilik onurumuzdan taviz vermedik ya...Az şey mi bu? ..
Arkadaşım bu kadar izahı yeterli görmüş olmalı ki sözünü burada kesti.Çay bardağı elinde,gözleri dalgın dalgındı.Belli ki o anlattığı günü yeniden yaşıyordu o an...
Doğruydu.Az şey değildi gerçekten yaptıkları.Belki ilk bakışta kuru bir gurur gösterisi olarak gelebilirdi bu, insana ama olayın altında yatan asıl şey, işçinin sınıf bilincine sahip olduğunu ve kişiliğinden hiçbir şey vermeyeceğini, bunu anlamayanların suratına tokat gibi çarpmasıydı.Hem de aç kalmak,işsiz kalmak pahasına...
Şimdi artık Nedim Usta'yı tekrar görmek benim için kaçınılmaz olmuştu.Yarından tezi yok bulmalıydım,görmeliydim onu.Konuşmalıydım onunla.
Arkadaşımdan çalıştığı fabrikanın ismini aldım.Paydos olur olmaz damlayacaktım fabrikanın kapısına.Çünkü benim çalışma saatim ile onun ki denk düşüyordu birbirine.Tamam,olmuştu bu iş.Yarından tezi yoktu.Bulacaktım Nedim Usta'yı.Yavaş yavaş da olsa sabır ede ede onun yaşantısını öğrenecektim.Çok şeyler vardı onun yaşantısından öğreneceğim.İçimden bir ses söylüyordu bunu.Belki kendi yaşantımdan parçalar da bulacaktım onunkinin içinde.
Arkadaşımla kahveden çıktıktan sonra ayrıldık.Eve gelip yatağıma girdiğimde günü şöyle bir gözümün önünden geçirdiğimde 'kârlı bir gün' dedim.İşçiik mesleğini adeta bir doktorun uzmanlık dalı gibi telakki eden ve bunu gerçekten de uygulayan biriyle tanışmıştım.
Bu düşünce bana garip bir mutluluk ve huzur vermişti.Gözlerimi kapadım...
Andıkça
Ne zaman seni düşünsem içim ürperir,
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta