Demir Çelik çocuğuyum ben.
Var mı bileniniz?
İskenderun'da bir yerde.
Yetmiş dokuz yılı Kasım yirmi iki.
İki aylıktım daha.
K otuz üç diye bir bina,bilenler bilir.
Nohut oda bakla sofa bir ev.
İlkokulu ve liseyi burada okudum ben,
Burada oldu ilk aşkım.
Ilk havuzunu gördüm buranın mesela,
Olimpik ama, evleri daha sonra.
Arkadaşlarım vardı birçok şimdi Hepsi güzel yerlerde.
Ben Hala burada, dile kolay tam kırk altı yıl.
Duyanlara Cezaevi bana bir hayat mesela.
Demir Çelik çocuğuyum, ben var mı duyanınız.
Ben duydum mesela,Bilirim Her karesini.
Çıkamadım ama bir türlü.
Ne zaman yeltensem çıkmaya.
Cumhuriyet Kapısı Duvar bana.
Olmadı mı sanıyorsunuz hayallerim.
Istemedim mi yani kaçmayı.
Amerika vardı hayalimde,kaçmaların en uzağı.
Bırakıp gidemedim işte Sıddık amcayı.
Belki siparişlerin,arasında bir elmalı şeker de al oğlum sana getirdim der diye.
İlker vardı en Has arkadaşım.
Camiye alıştırdık daha sonra.
Türlü dinden birçok arkadaşım.
Ben bilmem mesela, insan olmalı bence herkes.
Mithat Ağa'nın oğluyum ben, Demir Çelik çocuğu yani.
Ve hala buradayım,Herkes gitti sırasıyla.Şimdilerde yalnızım.
Ha gayret bir hayalim var.
Bu kez Doğuş kapısı.
Çıkabilirsem Eğer İsmail akçakmak.
Kırk altı yıl sonra, başaramazsam diye yazıyorum bunları.
Olur da atamazsam bu adamı.
Adım Hakan soyadım Alnıkızıl benim.
Demir Çelik çocuğuyum ben.
Mithat Ağa'nın oğlu yani.
Dışarıdakilere selam olsun.
03.06.2025 /22.33
Hakan Alnıkızıl'a itafen.
Kayıt Tarihi : 5.6.2025 14:05:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!