Ver elini elime, kimsesiz odamdaki hayal de olsan,
Konuş, sözcüklerin olmasa da,
Gül, kahkahalar atamasan da,
Hayal-mayal oturup durma karşımda,
Sen değil miydin tanıdığımda, duran dağları yürüten,
Akan suları durduran sen değil miydin,
Esen yele, uçan kuşa hüküm-ferman eden
Sen değil miydin?
Gül yeter ki;
Ben duyarım çağlayanları andıran kahkahalarını,
Ben tanırım sesindeki pırıltıyı,
Duyarım döşememdeki körpe ayaksesini,
Haydi, alsana kendi yerine
Yerini.
Bozuver sessizliğini kimsesiz odamın,
Yere düşürülen bir elmas gibi
Paramparça et yalnızlığımı,
Can getir şu alçılara sığınmış heykel duvarlara,
Şu tahta kesilmiş kapılara,
Pervazlanıp pervazlara tırmanmış pencerelere
Ve bu ahlaksız sensizliğe,
Bir sen getir bana en uzaklardaki senden,
Ben bir yana oturup öyle bakmaya da razıyım
İstersen.
Sana nasıl hasret bu yüreğim bilemezsin, elkızı,
Beklemekten her şeyi sen zanneder oldum bu dünyada,
Gözlerim gezinir yollarda çıplak ayaklar gibi,
Sararım makaralara yolları iplik iplik,
Geceleri sabahlara kadar kapılarımı çalar durur
Delilik.
(ELKIZI ELLERKIZI isimli Serbest Şiirler 'inden >81-82/100)
İsmet BarlıoğluKayıt Tarihi : 26.3.2005 09:27:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!