Deli Türküsü Kimsesizliğin

varoşların gülü oldu
hissizliğin beş para etmez eti
entarisine sıvanmış çamurlardan
kim kurtarır Emine’yi

tık nefes kaçışların ortasına düştü
eksikliği hayatın
ağza alınmadık küfürler fırtınasında
gözyaşları
nikotin kokulu dudaklara yapışmış şehvet
ruhuna okunmuyor artık
Fatihalar hüzünlü özlemlerde

ıskalanmış bir gün sonunun öfkesinde bitiyor söz

intihara meyilli güneş
salınıyor tepemizde
sıkıyor bağrımıza alevden okları
nidasız haykırışlarında ölüyor
minik bir serçe

sahipsiz bir dillenişe yelken açıyor yürek
aşk sandığın
her kapı çalınışından içeri giren
namussuz yangını
dokunmasız sevişmelerin

ırakların görünmezliğinde cilveleşiyor sevgili kıskanç geceyle

tadına varılamamış tiryakiliği
bakir sevdaların
üstümüze geldikçe
küçülüyoruz bedende

kan tüküren bir yalnızlığın tam ortasında
üç kere vuruldu göğsüme hançer
acımasız…hırsla

rembetikolar anlatmıyor artık yakan isyanları
duvarına yüreğin
yazılan adlar silindi birer birer
bitiyor…bitiyorum
üstümü ört anne/üşüyorum

07.05.2006