Pınarın mı var ki gönül, kervan mı geçsin?
Gözyaşına talibin mi var, ummana döksün.
Dilinde zikrin mi var Rahman’a zikir etsin,
Arzuhale düşmeyen söze kim içini döksün.
Gönül, söyledin mi kaleme arzuhalin yazsın?
Bu figana, divane âşık yurdu, pazarsız kalsın.
Ne hâl yollarsın bu gonca güle toprak kazsın,
Susuz büyümez yaprağı narin, kurumu kalsın.
Yine açmadın ey gönül, gonca gül mü kalacan?
Yaranı tabibe sormadan karda kışta kalacan.
Yurdunu yaban otlara bırakma, ey deli gönül
Vakti bahardır, toprağı bekletme ey deli gönül.
Tabipsiz deva inletir bülbülü, düşer hilale,
Ne gül açar bu deli gönülde ne beyaz lale.
Alınmayan muradın kapıldık büyülü gecesine
Ömür sermayeydi satıldı azgın nefsin eline.
Ölüm haberciydi nefis örttü, attın bir kenara
Gönül deyip geçirdin zaman, uydun Kenan’a
Emelin üstünden çekti örtüyü, kaldın üryan,
Bak nice Selimler gider artık bitsin bu rüyan.
Yavuz Selim BulutKayıt Tarihi : 8.5.2023 01:18:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!