Deli Dumrul Şiiri - Muzaffer Taşdemir

Deli Dumrul

Denizi küçülteceksin diye gazaplı naralar patlatıyordu,
Dalga sessizliğinin berrak sesini çalarak kulaklarımdan.
Ya küçülteceksin bütün denizini dünyanın bardak kadar,
Ya da gemi yapacaksın keserek dünyanın bütün ağaçlarını,
Yok olmak istercesine utanıp insanlığın günahlarından.

Bütün otların kökünü ve asalak dallarını bütün ağaçların,
Güllerin, çınarların, çamların, kavakların, kestanelerin,
Temizleyeceksin ne tozan, ne yapışan, sevdalı yapışkan
toprağını, kökünden.
Metale açacaksın yok ederek her şeyi, uzay geminin koridorlarını,
İyi bağlayacaksın beline, evrene ölüm ışınladığın silahlarını.
Estirmeyeceksin gönlünce, her şey dileğince olacak,
sarı, kumral, siyah, saçlarını.
Selamlaşan, kucaklaşan, vedalaşan, gülmeye yeltenmiş,
Ve ağlayan, yalvaran, âşık olan ve yücelen başları
secdelerde.

Hükmüne uyduracaksın insanı, koyacaksın kurallarını.
Unuttuğun gün Âdem’le Havva’nın cennetten getirdiği ağaçları,
Mini tabletlere soktuğun gündür o gün, gıdalarını,
güneş gereksiz kalacak.
Gözlemeden bitkilerin mahsul vermeden önceki yapraklarını,
Teknolojik bir putun uzaktan kumandasıyla frekanslarını,
oynayabilecek bir vakit olacaksın.

Ağzındaki lokmalar yetmez sanacaksın, yutmadıysan bile,
insanların, evrenin ve hayvanların sahipleneceksin hayatlarını,
Yükleneceksin bütün koordinatlarını baktıklarının,
vakıf olup, yer altlarını.
Wolframlarını, uranyumlarını, petrollerini ve rahmet olan suların,
Her yudumunu pet şişelere bölüp bağışlayacaksın,
Deli Dumrul gibi, hayatlarını.

Muzaffer Taşdemir
Kayıt Tarihi : 9.11.2009 18:26:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Muzaffer Taşdemir