2002 de hazırladığım bir yazı... Siyasi entellejiyans ve toplum bu noktaya 20 sene sonra geldii.. :)
Değişim günümüzde her alanda çok hızlı bir şekilde var..!
Eskiden de vardı.. Ama günümüzde ivmesi çok daha fazla.. Takip edilemeyecek kadar.. Hatta bazen sonuçlarını fark ettiğimizde değişimin kendisini algılayabiliyoruz..
Bunun nedeni bilginin çok hızlı ve yaygın paylaşım imkanlarının artması..
Ve rekabet..
Gelişmiş, yetişmiş insan sadece yaşı kemale ermiş insan veya fiziksel olarak gelişmiş ya da atletik, sağlıklı vs. olan değildir kuşkusuz.. Sosyal hayatla, ekonomik hayatla, kültürel ve eğitim anlamında sağlıklı ve kaliteli hayatla, bireysel ve toplumsal iletişim alanında, aynı zamanda duygusal anlamda gelişmekle hemhal olmak esastır.
Toplumlar da böyledir. Sürekli gelişme, değişim ve etkileşim halindedir. Adeta bireyler gibi canlı ve hareketlidir. Sosyal, kültürel, ekonomik, eğitimsel, sanatsal ve sportif, siyasal, yaşamsal, algısal değişim ve devinim halindedir. Olmalıdır da. İşte demokrasinin hikmeti ve avantajı, gücü bu devinimin doğal ve müdahelesiz kendi mecrasında oluşmasına izin verebilen sistem olmasındadır.
Kesin olan bir şey var.. Akılcı olmayan, doğal olmayan, demokratik olmayan, özgürlükçü olmayan, hukuki ve bilimsel olmayan hiçbir şey uzun süre hüküm süremiyor. Orta çağda derebeylikler bu nedenle çöktü. Keza bir dönem cennetin anahtarını nerdeyse satma noktasına gelen Ortodoks din kurumları da bu nedenle çöktü. Ve mesela SSCB bu nedenle parçalandı. Osmanlı’nın parçalanması da değişimi ıskalaması nedeniyledir. CHP nin uzun süredir iktidar olamaması da bu nedenledir. Günümüzde iskambil kağıdından olan kulelerin çöküşü gibi İslam coğrafyasındaki dinlere dayalı olan veya olmayan diktatörlüklerin ard arda çökmesi de bu yüzdendir.
Demokratik ve seçimle görev değişimi olabilen ülkelerde isyanlarla, iç savaşla, şiddetle değil, zamanın şartlarına ve duyumsanan değişim ihtiyacına göre iktidarlar yumuşak ve barışçıl ortamlarda değişmektedir.
Doğrusu da budur.
Burada gözetilmesi gereken tek husus değişimin gerektirdiği ihtiyaçların ve şartların halk tarafından kolay algılanmasını sağlayacak basın özgürlüğünün ve halkın bilgilenmesinde fırsat eşitliğinin sağlanmasıdır. Ve tabii ki seçimle gelen iktidarların doğal olmayan yollarla kalıcı olmalarına ve faşizan tedbirlerle bunu sağlamasına engel olacak anayasal düzenlemeler de gerekmektedir. Demokratik kültürü ve deneyimi fazla olan toplumlarda halk bunu kendi demokratik refleksleriyle, tepkileriyle, protestolarıyla yapabilmektedir. Ancak olmayan ya da yeterli olmayan toplumlarda bunu geçici olarak halk adına anayasa yapabilmelidir.
Ülkeler bazında bu böyleyken, toplum kesimlerindeki feodal yapı ve anlayış, keza ataerkil ailelerdeki feodal yapı ve anlayış da, aynı zamanda rakamsal olarak her alanda büyüse bile tam kurumsallaşamamış şirketler açısından da böyledir. Şirketlerdeki feodal veya otokratik dediğimiz yapı bu nedenle uzun vadede tehlikelidir. Kesinlikle uzun süremez. Değişimin ve gelişimin önünü tıkayıcı etki yapar bu durum. Dolayısiyle de uzun vadede rekabette klasman kaybını getirir.
Gidişat ve gerçekler böyle iken, değişime lüzumsuz dirençler orta ve uzun vadede, yıpranma, zayiat, gerileme ve başarısızlık getirir.
Peki nasıl bir gelecekte yaşamalıyız?
Biz hazır olsak da olmasak da dünyada nasıl bir gelecek olacak?
Ve bu nasılsa bir gün gerçekleşecek olan gelecekte bize düşen rol ne olacak?
Biz bu rolü şimdiden değiştirebilir miyiz?
Bu geleceğe sancısız uyum sağlayabilecek parametrelerimizi bugün sorgulayabilir miyiz?
İşte önce buna karar vermeliyiz! Hatta daha önce bunu isteyip istemediğimize! .
Evet! Biz gelecekte nerde olmalıyız ? Ve bunu istiyor muyuz?
Veya neyi istiyoruz?
Unutmayalım.. Bugünkü durumumuz dünkü seçimlerimizdir.
Yarın ki durumumuzu ise bugünkü seçimlerimiz belirleyecektir.
A.S. 6.2.2002
Kayıt Tarihi : 17.9.2021 14:32:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiirin öyküsü yurdunu ve insanlarını sevmekten, onlar için bir şeyler yapabilmek aşkından geçer..
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!