Dağın yamacından vadiye bir rüzgar eser;
Ağaçlardaki yapraklar hafiften sallanır
Bağrıma buz gibi bir yel eser.
Çalılıkların arasından;
Mayıs ayında çiftleşen,
Yılanların fışıltıları duyulur.
Turnalar göç ederken
Gökyüzünde;
Yükseklerde çığlık çığlık öter.
Değirmen Deresinde
İki derenin birleştiği yerde;
Birisi tatlı,diğeri kükürtlü
Şırıl şırıl soğuk sular akar.
Yemyeşil çınar,çam ağaçları
Ormanlarla kaplı dört yanı
Yürüyoruz dört kişi
Kıvrılan çaydan yukarı
Tarlalardan amale sesleri geliyor
Bahar rüzgarına sinmiş ter kokuları;
Değirmen Dersine gidiyorum Güneş kapalı
Aniden gök gürlüyor,şimşek çakıyor
Yağmurda ıslanmamak için sığınıyoruz,
Yüksekteki kayanın kovuğuna.
Az önce dizi geçmeyen çaydan
Sular dağ gibi devrilmeye başlıyor.
Kırmızı,mavi gömlekli birileri
Çırpınıyor akan selin içinde;
Aramız iki yüz metre yavar,ya yok
Yardım etmek istiyorum,
Sel onu alıp götürüyor çok uzaklara
Koşup, kurtarmak nafile
Çok kuvvetli esti fırtına
Yağmur bulutlarını alıp götürdü uzaklara
Sessizliğin arkasından doğdu güneş
Kocaman gökkuşağı her yeri kapladı.
Güzelliğini görenlerin;
Heyecanı, kalp vuruşları hep farklı
Yusuf PEHLİVAN
Kayıt Tarihi : 5.8.2009 02:00:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)