Değinleler.7 tem 2022 Şiiri - Necdet Ar ...

Çivisi çıkmış bir yurtta mı yaşıyoruz,diye soruyorum kendime.Avunmak için mi yoksa kendimi kandırmak için mi; ne ise işte ‘hayır!’ diyorum.
Olmuyor.
Yüz yüze kaldığımız başka bir sorun gelip gündeme oturuyor. Peşinden gelecek sorunlar sırasını bekliyor…
‘Az sonra’lara koşullandık toplum olarak.
Bu ‘Yeni Türkiye’ gerçeğinin pusulası yok!
Etkisi ve çapı değişiklik gösteren;ama yurttaş olarak her birimizi sarsmakla kalmayıp derinden yaralayan olaylar…
Tıpkı bir hortum gibi.İnsanız; şiddetin ve umutsuzluğun girdabında bocalıyoruz.
Kaygılıyız yarınlardan; çünkü eşine benzerine rastlamadığımız yaşamsal tehlikelerle karşı karşıyayız.
‘Herkes kendi için yaşar.’ türünden bir anlayışın yükselen değer olarak tavan yaptığı bu ülke nereye gidiyor?
‘Herkes su alan aynı salda’ evet,bunu biliyoruz!
Uluslaşma uğraşlarımızı, son çeyrek yüzyılda yediği vurgundan çekip çıkarmadıkça uçuruma sürüklenmeye devam edeceğiz.
Ludwig Wittgenstein’in ‘’Bir insan kilitli olmayan ama içeriye doğru açılan bir kapıyı boyuna itiyor,çekmek aklına gelmiyorsa ,odada hapistir.’’ sözünü tam da burada vurgulamak zorundayız.
Evrensel değerleri önceleyen bir anlayışı,bir modeli,bir kadroyu bu yurdun gerçeği olarak ivedilikle çağırmalıyız.
Bu tehlikeli sürükleniş bizi alacakaranlığın bataklığına saplamadan aklımızı başımıza almalıyız.
Karşıtını düşünürsek eğer ‘geldi de duruyor bile gelmekte olan!’
‘’Ne korkar ne de umutlanır
Ölmekte olan hayvan ‘’ diye başlıyor Cevat ÇAPAN’ın İrlandalı şair William Butler Yeats’tan çevirdiği ÖLÜM adlı şiiri ve şöyle sürüyor :
‘’İnsansa her şeyden korkarak
Umut içinde bekler sonunu;
Kaç kez ölmüştür de o,
Kaç kez dirilmiştir yeniden
Yiğit ve onurlu bir insan
Yüz yüze gelince katilleriyle,
Şöyle alaycı bir bakış fırlatır
Soluğunu keseceklere.
Ölümü iliklerine kadar tanır o,
Çünkü insandır ölümü yaratan…’’
Sahi korkarak mı bekleyeceğiz sonumuzu? Söyler misiniz ;öldürülenlerimizin kaçı dirilmiştir?Dün görev başındayken öldürülen Doktor ENVER KARAKAYA ,yüz yüze geldiği katiline alaycı gülüş fırlatmış mıdır?
Başka şeyler,başka güzellikler yaratmalıyız ölümün yerini tutacak ve iliklerimize değin ulusça içselleştirmeliyiz onları…
Ardına değin açmalıyız artık,gönül odalarımızın kapılarını.
ZOLA'nın 'Hayvanlaşan İnsan'ı değiliz biz..