hançerlenmiş defterimden şiirler dökülür
gecenin bir vaktinde dar sokaklardayım
on sekizinde bir kız geçiyor
göğsünden kan damlayarak
hüzün yağmura isyan eder
ve dökülen şiirler kaldırımda ıslanır
yaşamımdan sedef seneler geçer
ben o kızı tanıyorum
göğsündeki kan defterimde şiirdir
kızın güneşte yanmış gömleği
trenin son vagonunda görünür
bana el sallar oradan
raylara yağmur düşerken
tren ömrümüzü götürür
defterlerim yaşlanıyor
şiirlerim denizde unutulmuş anılar
bir çay kaç paradır
basmane’deki sabahçı kahvesinde
gardaki gevrekçi anı satar mı acaba
hüznün yağmura isyanında
vururum kendimi dar sokaklara
elimde defter ıslanır
ama bu şiir söylenmek zorundadır
on sekiz yaşında bir kız geçiyor
göğsünden kan damlayarak
titreyen sokaklar şahit
ben onu tanıyorum
onun
martılarla dostluğu,
hayatlarımızın kesiştiği
yerde gizli
Kayıt Tarihi : 17.12.2006 15:15:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
'gardaki gevrekçi anı satar mı acaba'
Ya Alsancak'ın arka sokaklarında yıkıma yüz tutmuş bir evin önündeki yaşlı çiçekçi kadın
ya da onun iki-üç sokka önünde ve gösterişin ıısnma turları attığı yerde dört mevsim kağıt mendil satan kadın gerçekte ne alır ne satar?
TÜM YORUMLAR (2)