Boya kalemleriyle duvar boyar
geceleri çocuksu yanım.
Elini belaya bulaştirmak istemeyen
masum çocuklar gibi şen.
Kimi kekremsi bir tat damağimda dayanamadığım.
Kimi ise hüzzam bir beste misali nağmeli.
Raks eden kahkahalar süzülür tavernalardan.
Defalarca yakamızdan düşen
karanfil gibidir hasretler.
Defalarca gözünün buğusuna yapışan
gozluk camlari kiymik olur batar tenimize.
Defalarca saymadan gecen gunleri nice sabahlara baglamanin umudu benligimizde.
Ve ne desek yurek yarimizin
ucundan tutan sahte gulusler icinde kaybolan biz.
Senle ben dedigimiz yaralarimizin tamamlanmiş
sokak arası şiirlerinde bulusur kalplerimiz.
Bir havuz bası sahnesi dekor olurken mavi şelaleye.
Duyguların bunaldığı yerden bakarız tepelere biz.
Kacıncı senaryo oynaniyor
demlenmiş mevsimlerde?
Goncalanmış güle bedel
şekersi pembeler açmış bahçelerimde.
Güz kırığı gozyaşlari gülücuklere teget gecen ayriliklar gibi omrümde.
Biz hangi vapurun güvertesinde saklambaç oynayan cocuk ruhlardik bilmem ki...
Ufacik bir diken batsa elime hala o cam cay bardagının kırığını anarım gozlerimle.
Kayıt Tarihi : 16.12.2024 01:10:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Cocukluk ve hayat
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!