Dedi Aşk Nesi V/ar?. - Garip Çoban

Engin Demirci
938

ŞİİR


61

TAKİPÇİ

Dedi Aşk Nesi V/ar?. - Garip Çoban

Sen bilmezsin aşkın halinden hüüü diyor şems vakti gönlümdeki bülbül.
Bahçendeki güllere ne oldu ey sevgilim.
Bülbül goncasından hiç vazgeçermi.
Biz aşığız, bu kadar suret arasında.
O malikül mülk’ü koskoca güllerin kokusunu ararız.
Muhammed aşkına salat ve selamlarımız.

Arayıp kendi özümüzde Ali’nin aşkına Zülfikarı.
Ellerinden okşayıp müptela olmuş nefsi.
Koparıp atmak için salavat ile ehli-i beyt aşkına.
Bana her vakit dualar muhabbet ile gönderdiğin bahçendeki güllere ne oldu sevdiğim.
Dün gece seyrinde şahım, dostların nurundan türlü türlü gül g/ördüm.

Menzil gösterdiler bahçendeki gülleri.
Meraklandık Erenler’le güller zamanı gelip geçti.
Bu yıl ne oldu gecelerimin uykusuzluğu?..
Benim ellerim bu yıl b/aşka gül tutmadı.
B/aksana bir duada, kim boynu bükük bahçendeki gülşenine.

Mutsuza umut mutluluktur.
Yolculuk var mı, dünyadan.
Belli olmaz, içimi istila etsede kelimeler.
Cümlenin çöllerini aşamam.
Benin’de çağır unutma, bir mim geçmişi.
Göz koymam Elif’in sevgisine, şiir besinidir şairin.
Suçüstü yakalanmış yalnızlık.
Hesabı bırak, kantarı var kabirde insanın.

Geceyi aydınlatan dolunaydı gökyüzünde.
Yol yorgunu olan gönüller’i aydınlatan bir duadır sevgili.
Her yanı uyku dünyası olan suretler arasındayız.
Dala konan ürkek bir sülün gibi yaşamdan.
İtiverdi Azrail bir yâri La gibi gönülden.
Oysa aşk yatağına süzüldü ruh.
Uyku onlar kadar uzak Nun’a
Aşk onlar kadar deli dolu garip’ler mezarlığında.
Hayatın yamalı çadırındaki bir bezdir payımıza kefen.
Parçasına sarılmıştı sureti haktan olan.

İçindeydi şeytan, insan insanın dışını özlerken şükürsüzdü.
Beyazlar içindeki yolculukta beyazlığı yetersizdi kefenin.
Ah, ne yazık, yaşam doluydu insanın boşluğunda.
Güzeldi olabildiği kadar Esma’nın semahları Yunus gibi.

Ateş etrafını sarsada süslenen suretin.
Şarabı bardakta içenin alnına yazılmıştı ayrılık Hayyam’ca.
Aşk gibi sessiz şarap gibi mahsun olan içindi bir gece.
Şems vakti inşirahlarında semah eden gönül içindi nasuhun tövbesi.
Mutlu olmaktan çok mutlu etmekti vefa, Hallacı Mansur gibi.

Bizim c/anımızda ne günah v/ar.
Bu yaşta belini büken nedir?..
Her işinde sığınacak bir pirin olsun gönülde.
Günahı işleyen sen, tövbeyi kabul eden biz.
Elimde sermayesi olmayana acıyanı tanıdın mı?..
Ekmek aç olana gerekir. tok olana değil.

Gönüldeki hırkasız derviş dedi ki.
Dosta böyle yaparsan düşmanka kimbilir ne edersin? Ya İlahi.
Şems-i bir dilin kokusu var.
Sıcak kalpli fakat aşktan koku alamıyorsa gönül.

Aşıkların iç sırlarını anlayamıyor suretler.
Zahitliktir şairin cümleden payına düşen.
Aşk maşukuna der ki, eğer sen benden isen.
Veya ben senden isem şems vakti git bu denize.

Dedim ki duada benden bir söz dinle.
La ilahe illa ente subhaneke inni küntü minezzalimin.
Yakub-i bir duanın makamındaydı Yusuf.
Yusuf-i bir duanın beklediği kuyudaydı Züleyha.
İlleti onulmaz hastaya sala’dır yar.

Yüzü kimseye aldırış etmeyen güneş gibidir.
B/öyle bir aşk, böyle bir izdırap ile b/ekler şems vakti duada.
Ve müridi oldular makam-ı muhabbetin.
Hepsi c/an’dan gölgesi oldular sevgilinin.
İşin iç yüzünden haberi olmayanlar suretler coşmada.

Sokaktan sokağa koşanlar yetim gönüllerde.
Hepsi kendiliklerinden geçen mülteci b/akışla.
Yanına yeni dervişler geliyor Muhammed-i öksüzlerin.
Uğrundan feda ettiklerin çok can yakıcı.
Gam uyandıran Şems kapıdan kapıya gezen Mevlana’ydı.

Ta Adem zamanından, gönül cevherini arar.
Ne kadar Cem etsede, nefs-i semah etsede.
Yoksul hepside Muhammed Ali aşkına.
O kim’dir ki, böyle bir garip çoban onu arıyor.

Başı dönmüşten aşk ne arıyor?..
Ey yıllar g/örmüş gönül, şimdi an’dasın, ne g/ördün.
Hamd, gerçeğin köprüsüdür.
Nerede o susamış diyeni arar su.
And olsun ki biz uzak bir seferden gelmişiz.

(Y.ed - Engin Demirci)

Engin Demirci
Kayıt Tarihi : 1.3.2018 01:06:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Gölgem kayboldu gönlüm dolunca. Yunus Emre

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Engin Demirci