Yardım deyip video çekti yoksulla,
Onuru gururu ezdiler dayı.
Dört bir yanı prim kokan bu yolla,
Hep köşeyi dönüp gezdiler dayı.
Şöhret için görmez oldu dinini,
Düşünmez sıratın boyu, enini,
Tepeden tırnağa açar tenini,
Ahlâkı kurşuna dizdiler dayı.
Akl-ı selime zor rastlanır artık,
Karanlıkta yeni nesil, yok ışık,
Bir kez iş yapmadan özüne layık,
İnsanlık derisi yüzdüler dayı.
At izi it izine çok karıştı,
Yetimin hakkını zalim kırıştı,
Zenginlerle hangi kanun yarıştı,
Parayla her işi çözdüler dayı.
Aslanın ağzında o kuru ekmek,
Görmeseydim savaş içinde bebek,
Umutlar can verdi, bin acı gerçek,
İflahı kesen bir sözdüler dayı.
Üflesin artık bu çağa israfil,
Yerle bir olsun o ABD, israil,
Desemki savaşmak bir çözüm değil,
Barışı, korkaklık sezdiler dayı.
Çıkarı olmayan yerden yol alan,
Hep tükürdüğünü yalayıp kalan,
Nefsine yenilip kibire dalan,
Tamahkâr o yolda izdiler dayı.
Fitneyle fesatla bozup yuvayı,
Deve kuşu gibi gömdü kafayı,
Yüzüne özüne tuttum aynayı,
Nurunu yakmış bir közdüler dayı.
Dürüst bir insana atıp iftira,
Oruç açmak için gitti iftara,
Bu nasıl çelişki bu nasıl yara,
Günaha kendini çizdiler dayı.
Şeytana koz verdi inanmak için,
Kırk takla attı hep yaranmak için,
Bu hale yüreğim dayanmak için;
Sabrımın içinde gizdiler dayı.
Gelinen noktaya, virgül atmadım,
Haksızlığa susup bir gül atmadım,
Kul Ferhat'ım işe torpil atmadım,
Ne gariptir benden bezdiler dayı.
Ferhat Güler 2
Kayıt Tarihi : 17.10.2023 00:19:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!