Dayan yüreğim dayan
Özgürlükle kurtuluş gününe
Ne kaldı ki
Sadece yüz elli sene
Ondan sonra bekle beni
Atla tavşan, fareyle kedi
Bak bugün bir çizik daha
Çizdim suçsuz mahkum duvarına
Kavuşmamıza çok az kaldı
Gül, papatya, yasemin
Bin bir renkli çiçekler
Bu nezaretten çıkınca çimene uğrayacağım
Her tarafı yeşertmiş benim için
Dostu ağaca da haber salmış
Dostumun günü yaklaştı diye
Meyvesini hazırlayacaktır bana
Sana kırgın değilim dört duvar
Derdimi dinleyerek bir of çekmedin
Her şeyin sonu elbet var
Firari olup öteki dünyamdan olmam
Sabır edip insansız hayata giderim
Tiksindim ben tiksindim yalan dolandan
Satılan et ile eğlenilen pazardan
Kağıt parçası pula kapıp pislenenden
Hapishanenin leş kokulu hücresinden
Gardiyanın kirli ayak oyunundan
Okyanus tekneyle denize taşıyacak
Denizde balığı çağıracak
Kendisini feda edecek bendenize
Komşudan köpekbalığıyla balina
Arkadaşlık edecekler zevkime
Fatihe göre değil bu yerler
Vurup çalarak sakat bırakıyor
Kendini haklı çıkarıyor
Keyfi mahkemenin çaresinde
Gideceğim yerde adalet var adalet
Kuş saygı kiremidi döküp
Karınca hoşgörü binası yapacak
Sevgi güneşiyle evi ısıtıp
Cennet köşkünün köpeğini bekleyecek
Yani dünyanın en sadık canlısını.
Kayıt Tarihi : 17.3.2010 12:29:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!