Ay geceye gücendi, güneş gündüze küstü.
Gel, bir demet ışık sal; sabah olsun gidersin.
Kuşlar yuvalarına dönerken akşamüstü,
Gönül kapımı bir çal, sabah olsun gidersin.
Kör zindanda tutsağım ey bahtımın ak gülü,
Üzerime paslanan kapım dıştan sürgülü.
Biri bir koca görür rüyasında:
Yüz lira maaşlı kibar bir adam.
Evlenir, sedire taşınırlar.
Mektuplar gelir adreslerine:
$en Yuva Apartmanı, bodrum kati.
Kutu gibi bir dairede otururlar.
Devamını Oku
Yüz lira maaşlı kibar bir adam.
Evlenir, sedire taşınırlar.
Mektuplar gelir adreslerine:
$en Yuva Apartmanı, bodrum kati.
Kutu gibi bir dairede otururlar.
Hasret kılıçtan keskin yüreğim iki yarım,
Bir kez yüzünü göster, ölsem de bahtiyarım!
Beğeniyle okudum. Kesinlikle tekrar okuyacağım. Yürek sesiniz hiç susmasın. Kaleminiz daim olsun...
çok güzel bir şiirdi okudum mes oldum yüreğine diline kalemine sağlık
İrfan bey Davet mektubunuz duygu yüklü dizelerle örülmüş.Çok güzel işlenmiş.Kaleminize yüreğinize sağlık ilhamınız bol kaleminiz daim olsun.Dost kalem Hasan ADA
Davetten davete fark var...
Hele aşk şiire düşmüş, gönül kendinden geçmişse... Bütün geceler kısa, sabahlar yakın olur...
Artık gitmek ne mümkün...
Harikulade bir şiirdi... Tarzınıza çok yakışan, sevdayı olağanüstü güzellikte anlatan şiiri ve sizi kutluyorum İrfan Bey...
Güzeldi, yüreğinize sağlık...tebrikler
Böyle bir davet üzerine eğer gelirse şairimiz 'sabah olunca gidersin' diyor ama ben de kendi adıma 'gitsin bakalım gidebilirse' diye bir parantez açıyorum...
Zengin ve usta işi anlatımı ile bu güzel şiirinizi, kaleminizi kutluyorum sayın İrfan Yılmaz...
Çok güzeldi okuduğum dizeler. Yürek sesinizi ve maharetli kaleminizi kutlarım sayın üstadım.
Hasret kılıçtan keskin yüreğim iki yarım,
Bir kez yüzünü göster, ölsem de bahtiyarım!
Tebrikler İrfan bey
Kaleminizi ve yüreğinizdeki duyguları çok güzel dile getirmişsiniz.,İşte şiir budur dercesine.))
Bir kez yüzünü göster, ölsem de bahtiyarım!
Hocam bu şiirinizi dün gece defalarca okumuştum. Yorum sayılabilirse görebildiklerimi aktarıyorum.
BİR EDEBİYATÇI GÖZÜYLE İLK BAKIŞTA:
Şiir DAVET MEKTUBU. Başlığından anlaşılan bir çağrı şiiri,
UYAK DÜZENİ: abab cc dddb ee fffb gg hhhb ıı
UYAK ÇEŞİDİ: Dört adet koşma şiir yapısının bentleri arasına serpiştirilmiş dört adet beyit
ŞİİRİN UYAK YAPISI: redifli tam, zengin ve tunç uyak yapısı
CAN ALICI İMGELER ve ÇARPICI BENTLER:
Şiir metninin tamamı keskin betimlemeli, vurucu, akılda yer edinimli nefis bir kurguya sahip. Beyitlerin tunç uyakla şiirde yer edinmesi eserin edebi değerini daha da arttırıyor. Duygunun düşüncenin mısralara keskin ve kusursuz aktarımı okuyucuyu bambaşka bir atmosfere sürüklüyor. Okurken şiirin nasıl bittiğini anlamıyorsun bile.
Şiirin öyle bir akıcılığı var ki, rüya aleminden keskin bir kılıç darbesiyle gönülden kopan bir çığlıkla bir anda gerçeklerle yüzleştiriyor.
Sözcükler benden bezgin hasret yüklü tanımda
Kor düşüp buz kesildi nedense her anımda
Ölüme razı geldim, ey sevgili yanımda
Yeter ki bir gece kal, sabah olsun gidersin!
Hasret kılıçtan keskin yüreğim iki yarım,
Bir kez yüzünü göster, ölsem de bahtiyarım!
İşte tam da bu finalde gönülden kopan çığlık, Şiirin, davetin, aşk ve bekleyişin mıh gibi akla çakılışına tanıklık ediyor.
''...al'' emir kipinden kaynaklanan uyaklar tükenmemiş olsaydı acaba nasıl bir dörtlük daha gelecekti diye düşünmeden edemedim.
Ve aklıma takılan soruyla başbaşa kaldım:
Bu şiir kime yazıldı acaba? Bu şiire esin kaynağı olana da teşekkür ederim ki böyle bir şiirin yazılmasına vesile olmuş.
Şiirin duygu yüklenimi ve anafikri konusunda şüphesiz her okuyucu kendince bir yaklaşımda bulunacaktır. Şiiriniz hakkında ilk bakışta bunları söyleyebilim.
Kutlarım hocam.
Saygılarımla.
Bu şiir ile ilgili 198 tane yorum bulunmakta