Yanıp sönen
bir tek yön eşiğinde statik usulü koca şato,
aklın himayesindeki duygu krallığında...
Ve önceden betonlarda garajda gördüğün ağaçlar,
sonradan da
karşına çıkacak olanlar...
Uygarlaşmanın ilerleticileri.
Dört bir yandan,
dünyada. Dünyada...
Ağızdan fışkıran beyaz benek kapı.
Bunca yapı,
hiçbirisi anlamsız değil
kötülük üretenlerin dışında...
Kapılar açılır,
kapılar kapanır, kapılar açılır kapılar kapanır
tıslayanların arasında! ....
İçte ruh var,
dostluk prim;
garaj,ilerleten o prime pim
ışığa.
Krallıksa krallık
ama hümanistik krallık,
kişisel tercih kişisel İsa,
Laiklik değil hegemonya!
Ve Fransız kalacak frenk fesleğeni moda dergisinden adımı aldım;
işte bu kişisel tercih.
Uyandığımda gözümü new age'e açtım.
Üstüste anlamsız birikmişti kraliyet.
Yeni moda değil güncellenen.
Arasında ama
kapıya daha yatkın! Yakın
ışıkla şişmanlayan kapının arkasında
çalı çırpı
orman(ı) oldukça,
çimento garajdan geçilen...
Kayıt Tarihi : 11.11.2007 09:11:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
sağdaki clibi ise sonradan hatırladım, benzerlik babında. son klibiyle önceki şarkı klibi ışığa duyarlılık konusunda düşündürdü sağdakini ondan koydum
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!