Neden burdayım bilmiyorum,
Hangi yıldayız, saat kaç, ne zamandır burdayım,
Sanki yüz yıl olmuş buraya geleli...
Zaman benim için önemini kaybetmiş durumda.
Hiçbir şey görecek durumda değilim.
Çok büyük bir yorgunluk geziyor damarlarımda.
Görme duyusu işlevini yitirmiş...
Yavaştan etrafı çözümlemeye başlıyorum.
Etraf zifiri karanlık ve nemli bir hava hakim...
Küçük bir pencerem var sanırım tam karşımda.
Yüzümde bir serinlik hissediyorum.
Ordan gelen kokuya da bakacak olursak
Tuz, kan ve göz yaşı birazda metal,
Yani üç yanım denizlerle sarılmış...
Ve uzaktan gelen insan sesleri,
Belli belirsiz çığlıklar ve iniltiler.
Çocuk sesleri duyup heyecanlanıyorum,
Koşmak, ayağa kalkmak, bağırmak istiyorum,
Olmuyor...
Beni engelleyen bir şey var kollarımda,
Sert ve pürüzlü bir şey,
Bir halat ya da urgan.
Ve boynumda da aynı şeyden var sanırım,
Zamanın geçtiğini hissedebiliyorum ilk defa.
Ayağa kalkmayı bir daha deniyorum.
Bir süre sonra zaten ayakta olduğumu fark ediyorum.
Ve ayaklarımın yere değmediğini tabiki...
Hatıralar ufaktan canlanmaya başlıyor
Ama daha hatırlayamadan bir bulantı geliyor
Başım dönüyor ama bayılmıyorum.
Ve o an ayak sesleri...
En az 4 kişi...
İki kişi belimden kavrayıp havaya kaldırıyor.
Sigara kokusu alıyorum.
Kaçak tütün kokusu...
Birden bire boynumda bir hafiflik oluşuyor.
Ve sonra...
Yere düşüyorum yüzümde bir ıslaklık...
Sanırım kan ya da idrar.
Ansızın sürüklenmeye başlıyorum.
Karşı koymak isteyemiyorum.
İstesem de beceremiyorum zaten
Çok geçmeden bir kutuya koyuyorlar beni
Kutu küçük ama
Ayaklarım dışarda kalıyor
Ve mazot kokusu belli ki bir aracın yanındayız
Ya da içinde, bilmiyorum
Yanımda 2 kutu daha olduğunu fark ediyorum
İçlerinden bir ses geliyor aynı anda
Neden halen gülüyorsun ?
Ve bir anda hareketleniyoruz
Ardından gelen bir takım sarsıntılar
Araçtan indiriyorlar bizi
Halen kim o soruyu sordu diye düşünüyorum
Bir kaç dakikamı harcıyorum böylece
Sonra yine o aynı inilti ve çığlıklar
Bir yere indiriyorlar beni
İlk defa korktuğumu hissediyorum
Sonra 2 saniye aralıklarla
Ağırlık biniyor göğüs kafesime
Nefes almak zorlaşmıyor fakat
Bi anda gözlerim doluyor
Ağlamak istiyorum yine olmuyor
Ve bir tat alıyorum son düşen ağırlıkta
Tanıyorum bu tadı
Bu tat benim direnişim, memleketim, annem, babam, davam ...
Bu tat benim tepeden tırnağa ben !
Her şeyi anlıyorum.
Her şey için çok geç kaldığımı
Son kez bağırmak istiyorum
Bu sefer oluyor galiba
Son gücümle bağırıyorum sonsuza kadar
Unutma bizi ey halkım !
Kayıt Tarihi : 26.4.2020 13:31:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)