uzak bir esenlikti o sabah
sabah saçları göğe savruk edepsiz bir esinti
bütün kapaksız kitapları
kitapsız kapaklara perçinledi
bildik bir şakayı tekrara durdu zaman
kirpiklerimden düşürdü büsbütün mor geceyi
nasıl giderdim zarif bir kırılmadan toplayıp parçalarımı
ya da onurlu bir umarsızlık taslayarak acıya
bunca savsak teşebbüsten sonra
kararlı bir kopuşa nasıl meyil ederdim
yaza bakmak gibi çevirdim yüzümü güneşin avlusuna
ve amansız tedbirler aklımda yırtık adresler
nedense kaderimi ben değiştirdim
hesabında yarıya gelebildiğim ihtimallerden
vitrinler öksürüklü şimdi perdeler şaşı
gümüş-ten tırnaklarım gözlerim buhur
kalmakla mı eriyecek bu buzdan efsane
aklımda sırlarca kuşatılan akıbet
üstümden geçti engin yakarışların tonu
teselli akıyor aşkın damarlarında
ve hâlâ adına adanıyor dizeler
hüznümün bir vedaya dönüşmesine izin ver
yanaklarımı delercesine inen gözlerimden
göztaşlarım mı kalbimi vuracak
tuhaflık dört yanım her ses var oluş
açılıp kapanıyor vefasız sözlükler
bir cd’ye kopyalansa diyorum huzur
huzur her çalınışında zamana işlenen nakış
hayatımdan düşen bütün insanlar gibi
seni de affedebilirim
vazgeçilmez bir siteme gürlese de hayat
yerim nerde baksam bakılsam irisler çatlak
her şey benliksiz bir tarifenin görkemli hasılatı
bir aslan doyuracak terbiye etsem toprak
Mustafa OcakKayıt Tarihi : 17.10.2018 12:01:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!