Her yaz geldiğinde mutluluğum artarken, bir o kadar da endişelerim çoğalıyor. Korkuyorum dağlarımdan yine dumanlar yükselecek diye.
Kimi bilinçsiz, kimi hainlikten, bazen de sorumsuzluk sonucu dumanlar yükseliyor dağlardan.
Bütün gün gövdesini ağaç altında dinlendirmiş, yemiş içmiş, giderken dikkatsizce bırakılan küçücük bir kıvılcımın doğurduğu sonuçlar en acısı olsa gerek.
Yaz gelince bilenir gizlice keskin baltalar, ormanda acımadan kesilir güzelim fidanlar, yılları gövdesinde büyütmüş koca çınarlar.
Karanlık eller de boş durmaz, kimi maden arayacağız der, maden aradığı yer ne hikmetse dünya da eşi benzeri olmayan, ülkemizin hatta dünyanın nefes alıp verdiği ciğerleridir aslında. Eşsiz güzelliğin bizde olmasını istemeyen, ömründe ağaç dikmemiş eller kibriti bırakıverir bir çalı dibine.
Yükselmesin dağlarımdan kara duman,
Atalarımızdan bize miras kalmış bu güzelliğin ayakta kalması, sadece bilinçli olmamıza bağlı.
Her yıl milyonlarca m3 toprağın erozyon sonucu elimizden akıp gitmesi, bütün bunların yanında ayrı bir sancı.
Aklımızın başına gelmesi için daha ne kadar bekleyeceğiz. Gelecekte bebelerimize, salıncak kuracak bir dal bile bulamayacağız.
Memleketimde boydan boya çam kozalakları, meşe palamutları ekelim toprağa,
Dağlarımdan gölge eksilmesin hiçbir yaz.
Haydi, bu yaz daha dikkatli, daha uyanık olalım.
Kayıt Tarihi : 2.4.2008 23:06:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!