Yakma beni de dağlama yüreğimi
Haykırışlarım sende duyulmasa da,
İçimdeki fırtınalar da savrulan sensin
Kalmasa da senden tek eser aydınlığıma,
Ruhuma ışık saçan yinede sensin…
Yok, etsem de gözyaşlarımı artık gözümden
İçime akıttıklarımı görmeye yeter misin?
Savrulsa da deli rüzgârlara saçlarım
Deli rüzgârlar sana sunar mı kokusunu
Yakar mı senide benim gibi delice
Boğuyor yoruyor beni artık şehrin ışıkları
Sabrım yetmiyor ayaklanmaya tükendim
Dermansızım sensiz acımasız şehrin sokakları
Vicdansız sokaklar ürpertiyor parçalıyor bedenimi
Yok, ediyor yüreğimi dağlıyor gözlerimi yokluğunda
Yeminler vermiştin diz çöküp gözlerime dalıp
Ölümüm senin yüreğin yanağındaki gamzen mezarım
Suyum gözyaşın mezarımdaki gülümse senin gülüşün
Söz vermiştin yeminler etmiştin hani nerde
Kaybolup gittin rüzgâr değmeyen diyarlara
Su akmayan çağlayanlara salınmayan yellere
Sen beni ellere bırakıp gittin içimdeki senide yok ettin
Şimdi dönsen de hala seviyorum desende el ekmeği yedim
Doymadım desende…
Artık kokusu kalmadı rüzgârlara saldığım saçlarımın…
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.