herşeyin
düşeni, kuruyanı, çürüyeni
aşağı yönlüdür
yeni filizler
yeni ışkınlar yukarı
toprak sanki
bir çürütme değirmenidir
dünya kadar
herşey ya kendi altında
ya da rüzarın savurduğu yerlerde
diğer arkadaşlarıyla beraber
çürür
yeşermek ne kadar güzelse
çürümek de o kadar estetiktir
yoksa nasıl baş ederdi tabiat
bu kadar artığın
boku püsürüğü ile
başımıza bela dediğimiz otlar
kamışlar yapraklar dallar
çok uzun sürmeyen bir zamanda
tabii hepsi ayrı ayrı niteliklerine göre
çürümeye başlar
istersen poşetle at
Allah'ın ona göre de
bir canlısı vardır muhakkak
küçücük bir delikten
bir çiyan yuvalanır içine
başlar içindeki şeylerin
kimyası değişmeye
tanınmaz olur attığın şeyler
bazı ağaç kökleri falan
çok uzun zaman isterler
çürümek için
bir kahve değirmeni öğütüyor gibi
kahverengi talaşları
dökülür her dokunuşta
için gider bunlar ne kadar
güzel çürüntüler diye
ellerinle toplayıp
en sevdiğin ağaçlara çiçeklere
ama benim kendi çürüntülerim
asla böyle güzel olmayacak
hele kemiklerim hele
al birini vur ötekine
iskeletimden söz ediyorum
şubat 2014
Kayıt Tarihi : 6.8.2014 17:23:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!