Ufuklarda bin bir atlı
Kalpaklarında kar
Yenlerini kanlı.
En önde şamil
Keskin gözleri, dimdik göğsü
Umut dağıtmakta
Olmadık zamanlarda gelirdi monaliza
Bir gülücük atıp kabahatine
Otururdu baş köşeye
Saçlarını dolardı hemen
Bembeyaz elleri, kırmızı ojeleri
Süslenmiş de gelmiş buz mavi.
Bakışlarındaki hüzünle bir
Taş avlularında güneşin kavurduğu
Şehrimin yüce mabediydi o
Ellerimdeki kuru toprağı
Bir bir saçmak gelse de içimden
En acısı seni de yakaladığında
Umut saklanır çaresizliğin kuytusunda
Geri dönmek yok
Yardım beklemek nafile
Bir tek nefestir karşı kuvvetin
O da düğümlenir içinde kalır.
Neden arkasına bakakalır insan
Çekip alacak bir el mi bekler
Yoksa özleme tutsak olmuş
Kalp midir kırıntılar toplayan
Neden of çeker içten insan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!