Tarihe mal olmuş milli günlerimiz önemini ve anlamını, yeni yetişen kuşaklara kavratabilmek ve yılların ötesinden süzülüp gelen heyecanları tekrar yaşayabilmek için onları bir bayram havası halinde toplumlara sunmanın derin bir anlamı vardır. Böyle mutlu günlerde tarih dile gelir. İşte 29 Ekim tarihi de başlangıç ve sonuç çizgisi üstünde her zaman yüce yerini koruyacak mutlu bir gündür.
Cumhuriyet; yurttaşların seçme ve seçilme hakkının olduğu bir yönetimdir. Ulus temsilcilerinin kabul ettiği yasalarla ülkenin yönetilmesidir. Cumhuriyet yönetiminde söz ulusundur. Cumhuriyet’i korumak, kollamak, yaşatmak her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının görev ve sorumluluğundadır.
Türkiye Cumhuriyeti toprakları ve milleti için, gelecek nesillerin boyunduruk altında yaşamamaları için seve seve kanlarını akıtan ve bu kandan rengini alan Bayrağımızın göklerde dalgalanması için birlik ve beraberlik duyguları içerisinde her yıl dünden bugüne olduğu gibi 29 EKİM’İ şan ve şeref ile nice kutlamaya devam edeceğiz.
Yüce Atatürk ve şerefli silah arkadaşlarının Türk Milletine hediye ettiği Cumhuriyetimizin Bayramı kutlu olsun.
Türkiye, 85 yıllık kısa tarihinde, ihanetler ve saldırılar karşısında olmasına rağmen,Cumhuriyetimiz ve Devletimiz dimdik ayaktadır! ...Koşullar ne olursa olsun,Mustafa Kemal Atatürk’ün emaneti Cumhuriyeti ve evrensel ilkelerini özbenliğimizden güç alarak sonsuza değin korumak ve yaşatmak kararındayız.
Biz büyük bir milletiz bunu her daim gösterdik; ama hala bunu öğrenemeyenler bizim üzerimizde oyun oynamaya çalışıyorlar; bilmiyorlar ki biz zor zamanlarda nasıl kenetleniriz nasıl birçok şeyi feda ederiz. Biz biliriz ki, Türk halkının, öncelikle Türk gençliğinin çağına ve Türk ulusunun çağdaş dünyadaki onurlu yerini almasını sağlayan, Ata’sına karşı vazgeçilmez tarihsel borcu vardır.
“ Asıl önemli olan ve memleketi temelinden yıkan, halkını esir eden, içerideki cephenin suskunluğudur! ” M. Kemal ATATÜRK
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,