Neden yüreğim bırakıp nisan sevinçlerini
Koşar eylülün hüzünlerine
Oysaki yeni tomurcuklanmış çiçekler gibi
İlkbaharındayız hayatın
Her ne kadar
Gazellenmiş yolların izinde olsada yüreğimiz
uçmak isterdim gökyüzünde kırlangıçlar misali hür
uçsuz bucaksız ovaların üzerinden
haykırmak isterdim yüreğimi yırtarcasına gür
içimdeki sevdanın alevinden
ve özlemime olan özlemimden
yıldızlarla dolu gökyüzüne bakarken
biliyorsun seni düşündüğümü
yokluğunu gönlümde hissettiğimi
her yıldız kayışında
seni dilediğimi biliyorsun
şu anda seni düşünüyorum
havada kasvetli benim gibi
kara bulutlar dolaşıyor gökyüzünde
neredeyse boşalacak gözlerim gibi
ıslanmış anılarım
gitmek isterdim
masmavi denizin kenarında
güneşin yaktığı
akdeniz kumsallarına
dalıp gökrengi suların derinliğine
çıkmak isterdim kıbrıs açıklarına
Gece uyuyordu,
Çekip siyah örtüsünü üzerine,
Yıldızlar titreşiyordu,
Donuk bir ay yanıyordu gökyüzünde.
Şehir uyuyordu,sen uyuyordun,
Ama ben elimde sigaramla
yıldızlı gecelerin sabahlarında
senle uyanmak
en büyük hayalim
o gelecek günün şafağında
güneşle bir doğan
ama güneşle batmayacak olan
ya dost
gidiyorsun işte
ayrılık vakti geldi çattı
artık tüm yaşananlar
birer anı olacak
zihinlerde tatlı bir hatıra
Rüyalarımdan tanıyorum seni
Hiç eskimemiş yüzün
Çok tanıdık siman bana sanki
Uzaklarda çok uzaklarda kalmış
Ama her zaman yanımdaymışsın gibi
Belki güneşin doğduğu yerden
yüzündeki sakal kirli
gözaltlarında torbalar
hayatının ne zor geçtiğini
anlatıyordu anlındaki buruşuklar
her akşam saat beş otuzda
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!