Hangi kılıç keser bu aşk dolu yüreği
Hangi ses hangi avaz bastırır söyle
İçimdeki ezgiyi
Yok böyle bir ateş
Yakılmamış İbrahim için bile böylesi
Her an yanıp küllerimden doğmaktayım
Karbon monoksit ve sis
Soğuk ve üşüyen kelebek
Ve yüreğindeki hüzün
Ve gülümseyen gözlerin
Ve dudakların
Yıllanmış şarap gibi dudakların
Sistemin mengenesi sıkıyor hayatlarımızı
Koyu mavi gece
Ya da kızıl gün batımı
Derman olmuyor asla
Yaralar açılıyor her gün
Bedenimizde ve ruhumuzda
Zaman doldu
Şimdi gitme vakti
Saydam gökyüzü
Kömür dumanıyla örtülü
Türlü hesaplar
Alçak çıkarlar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!