Çorba deyip de geçme bu onun esamesi
Oku bakalım neymiş çorbanın efsanesi
Çorba Efsanasi
Esselamu aleykum çorba içmeğe geldik
Boş mideler sevinsin buğu tütsün sahanda
Limonu biberini bolca saçmağa geldik
Çorba gibi bir nimet olur mu hiç Cihanda
*
Canlı bir efsanedir dededen sormamışız
Hayatın telaşında hiç hayal kurmamışız
Hangi gıdadır önde farkına varmamışız
Çorba gibi bir nimet olur mu hiç Cihanda
*
İster mercimek olsun isterse kelle paça
Diller damak tatlansın bunun masrafı kaça
Bir güzel selam versin sıcaklık dolsun içe
Çorba gibi bir nimet olur mu hiç Cihanda
Öyle sulu görüpte kanmayın sakın tasta
Acep neler katmıştır onu kaynatan usta
İnsanı dimdik eder olsanda cılız hasta
Çorba gibi bir nimet olur mu hiç Cihanda
Hele de şu tarhana hitab eder herkese
Kebabı ben neylerim eğer dişim kesmese
Bayat ekmek de yenir üzülmez yoksul kese
Çorba gibi bir nimet olur mu hiç Cihanda
Güvercin haşlanmalı şehriyeyle bol suda
Eriştirsin gönlümü şu vuslati maksuda
Soğuk algınlığı da bekliyorken pusuda
Çorba gibi bir nimet olur mu hiç Cihanda
Bol sebzeli havuçlu türlü türlü nevi var
Kanına hayat verip gözlere de fer katar
Onu içen huzursuz bebekler gibi yatar
Çorba gibi bir nimet olur mu hiç Cihanda
*
Bolca sulu olursa böbrek taşı döktürür
Mide bağırsak desen peklik olmaz söktürür
Hafif olduğu zaman kilodan da yaktırır
Çorba gibi bir nimet olur mu hiç cihanda
Yoğurdun nane ile ne güzeldir düğümü
Kekikli etli olur şenlendirir düğünü
Sanki sılada gibi bir hoş eder öğünü
Çorba gibi bir nimet olur mu hiç Cihanda
*
Fakir evin annesi ey garip haticesi
Yemek olmazsa evda kavgadır neticesi
Un çorbası da yeter çözümün katicesi
Çorba gibi bir nimet olur mu hiç cihanda
Sorulmadan geçilmez ara-başı hatırı
Varsın çokça uzasın bu destanın satırı
Vallahi yola koyar her inatçı katırı
Çorba gibi bir nimet olur mu hiç Cihanda
*
İster sade suya yap istersen etsuyuna
Asla zam da gelmez şu kuyunun suyuna
Her türlü huya gelir olmaz deme boyuna
Çorba gibi bir nimet olur mu hiç Cihanda
Çorba çorba dedikte iştahlar kalktı birden
Bu mesele aklıma başka şey taktı nerden
Bir de çorba vardır ki tesiri başka yerden
Çorba gibi bir nimet olur mu hiç cihanda
*
Seçim zamanı pişer ille bize de düşer
Türlü kılığa girer dağı çölleri aşar
İktidara birebir vallahi aklın şaşar
Çorba gibi bir nimet olur mu hiç Cihanda.
*
Meclis suyuna derler abur cubur bir şeydir
Vallahi yiyemezsin ister bir kaşık değdir
Sade suya kurban ol yağsız tuzsuz da yeğdir
Çorba gibi bir nimet olur mu hiç Cihanda...........Aykıri- Cahit Telkök 26-11-2011
Ara-başı=Anadoluda arası açık olanları bariştırmak için verilen davetin çorbası
Cahit TelkökKayıt Tarihi : 26.11.2011 11:16:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Cahit Telkök](https://www.antoloji.com/i/siir/2011/11/26/corba-efsanesi-ama-ne-efsane.jpg)
Soğuk kış günlerinin vazgeçilmezi, hasta günlerimizin şifalı ilacı çorba…..
Mis kokulu tarhana, ezo gelin, yayla , oğmaç, yoğurt, vs….çorbaları,
Hepsinin tadı birbirinden değişik ve lezzetli. Fransızlar “çorba fakirlerin uydurduğu bir şey” deselae de en fakir insanın bile yapıp içebileceği nefis bir yemek çeşidi…..
Benim de bu çorbada tuzum olsun diye çocukluk anılarımdan birini yazıyorum…………
'Evvela başlayalım çorbadan,
Vacip olur limon sıkmak üstüne'.......
Çok şakacı bir yakınımız vardı, yemeğe davet
ettiğimizde bu mısraları güzel sesiyle , makamıyla
okur bizi güldürür ve yemeğe çorbayla başlardık. Sonra da 'merhem, merhem, midenin merhemi ' derdi....biz yine gülerdik...Bu vesileyle o yakınımı da anmış oldum.(Allah rahmet eylesin)
Ah! o güzel çocukluk günleri, nasıl da en ufak
bir şeyle mutlu olur gülerdik......Annemizin yaptığı o güzel çorbaların kokusunu ve tadını hala unutamadım…………
GÜZEL VE ANLAMLI ŞİİRİNİZİ KUTLARIM.+10.anto
TÜM YORUMLAR (12)