Yürüyorum,
Yağmura hasret kıraç topraklarda.
Kırlaşmış saçlarıma ve sakalıma
Kıraç toprakların tozu yapışıyor,
Saçım ve sakalım daha da beyazlaşıyor.
Çorak dağ yamaçlarına Güneş vuruyor,
Çorak topraklar kızıllaşıyor,
Çamurumsu suyuyla
Kızılırmak ağır ağır akıyor.
Suya hasret çorak toprakları yarıyor.
Birbirine hasret yaşayanlar gibi
Suya hasret topraklara su taşıyor…
Yürüyorum,
Suya hasret toprakların bittiği yana.
Susuzluktan çatlamış topraklarda,
Kızıl yeleli atlar koşuyor.
Kıraç topraklarda toz kaldırıyor.
Ak libaslar içindeki bir kızla çocuk
Suya hasret topraklar üzerinde dans ediyor.
Küçük kız gelin oluyor…
Güzel gelin,
Kızıl güneş altında kavrulan
Çatlak toprakların ufkuna bakıyor,
Kahverengi gözleriyle babasını arıyor.
Dört nala koşan
Kızıl yeleli atların
Kaldırdığı tozlar arasından babasını görüyor.
Küçük gelinin gözleri nemleniyor.
Babası geliyor,
Güzel gelinin gözleri mutlulukla parlıyor…
Susuzluktan çatlamış,
Suya hasret toprakları yararak Kızılırmak akıyor.
Susuz toprakların bittiği yerde düğün oluyor.
Ak libaslı bir kızla çocuk dans yapıyor,
Küçük kız gelin oluyor.
Ak libaslar içindeki kızla çocuğun gözleri,
Mutlulukla parlıyor.
Kızla çocuk dans ediyor,
Ayakları çorak topraklara deymiyor
Mutlulukla uçuyor.
Ak libaslar içinde dans yapıyor
Küçük kız gelin oluyor…
Güneşin kızıl ışıklarıyla
Kızıllaşmış bulutlarda
Halay çekiyor insanlar ak libaslarıyla.
Kızıl güneşin vurduğu kızıl dağlar ardında,
Susuz kıraç toprakların bittiği tarafta,
Bir düğün yapılıyor.
Küçük kız gelin oluyor…
Kayıt Tarihi : 29.7.2008 15:41:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
kızıma...

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!