Takıldı düşlerime
Sedefli kemik bir toka
Bir nesne düşmanın olur mutlaka
Ağrı, taşınıyorsa kağnıyla
Ve zorunlu bir göçün
Kırılgan ayakları götürmüşse
Yaşlı bir pazarcının
Elma kasasında büyüttüğü kızı
Bir de elinde iz bırakmışsa
Eski ayakkabısının kırmızısı
Yandın ki ne yandın
O zaman anlıyorsun
İçinde gül büyütmeye çalışan
Boş çömleğin kahrını
Ne diyeyim
İşte böyle zibidi bir hasret buldu beni
Şavtıma, ölümü koydu
Sürme çekti hançerin sırtına
O hançer ki
Yıllara saplanırken öldü
Gülümsedim
Dünyanın geldiği yere
Çakıldım yerin dibine
Ateşe vardım
Lav aktı kelimelerime
Taş taşıdım şuncacık canımla
Doğduğun şehre
Çözüldüm adına ramak kala
Baktım dağlara
Kuş cenneti
Bağrım kum ocağı gibi
Kat kat yatırmışım toprağı açılan yarama
Dert salmışım
Her asrın kattığına
Yürek yangımda
Saplamışım
Aşkı
İhaneti
Ölümü
Dişlek bir zebaninin mızrağına
Kayıt Tarihi : 16.7.2020 18:45:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!