Sen ne garipsin ey dünya!
Ne sen beni sevdin, ne de ben seni..
İmtihan yerisin, bir meyvedir sebebi.
Hakkın düzenine muhtaç..! mahlukat-ı beşeri.
Düzenine çomak sokamadım Dünya!
İnsanı da benzettin kendine.
Çözemedim bu insanlarla derdin ne?
Kendi ekseninde döndün bir günden bir güne..
İnsanı nasıl etkiledin? saniyesinde dönen dönene..
Düzenine çomak sokamadım Dünya!
İşine geleni kendine bağladın.
Seninle dost olmayanı ömür boyu ağlattın!
Ne bir gün gösterdin, ne murad aldırdın.
Düzenini kendinden olanlara bıraktın.
Düzenine çomak sokamadım Dünya!
Tarla, toprak, sap, saman...
Oyalayıp durdun, geçti hızla zaman.
Kimine para, kimine şan, kimine makam..
Sevdirdin bağladın kendine, bu nasıl düzen?
Düzenine çomak sokamadım Dünya!
Hak yiyen haksızlıktan bahsetti.
Düzenbazı doğruluktan..
Mangalda kül bırakmadı; insan olmadık insan!
Doğruya, dürüste, ahlaklıya düşman oldu düzenin.
Düzenine çomak sokamadım Dünya!
Bilirim işin bitecek sur'a üflenince.
Faik derki: Sana değil lakin, üzülürüm kandırdığın beşere.
Sen üç günlüktün ancak ebedi kalacağız gerçek alemde.
Düzenin, oyunun mahvetti; dünü, bugünü.. hiç olmaya yarın için ama,
Düzenine çomak sokamadım Dünya!
Kayıt Tarihi : 23.10.2022 09:38:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!