Çöl sıckalığı vurunca yüzüme
Yedi renk yedi ateşe büründü her şey
Kervanlar sakladı kendini kum taneciğine
Ve ateş akrebe dönüştü kendi hikayesinde
Su tükendi, saki serabın rüyasına yattı
Ve ayak bastım bu çölü şehrin akşamına
Amman!
Mağrursun ama yitik de
Rüzgarınla kaleler yıkılıyor, susan ölüme uçuyor…
Ne çok yolcu çıkarıyorsun geceye, ne çok
Kalıntılarında sakladığın kitabın adı neydi sahi
Yitik bir ülkenin öyküsü müydü?
Kanaan, Kanaan …
Amman!
Ejderhanın dilinde saklanan gecedesin…
Korkmuyor musun!
Lakin dökülürse yüzünde sakladığın sihir
Dağılırsın!
İbadetine geç kalınır, günahında yanar durursun…
Zehrin sırrını illaki içerek anlayacaksan,
Varsın çıksın o zaman bin yıldır kınında duran hançeri an
Ve söylenmeyen söylensin,
İçinde ki „nazara gelmiş Muhammed“ uyansın!
İqra! İqra!
Amman/Ürdün-18.04.2011
Kenan EnginKayıt Tarihi : 29.4.2011 19:49:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)