Çöle Ağıt Şiiri - Muhammet Çalık

Muhammet Çalık
53

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Çöle Ağıt

bir.....


Sen çaldın kalbimi...
Ve gittin
Umarsız mevsimler gibi sonra.

Gözlerin mühürledi kapısını, evimin.
Gözlerin dağladı, can elmasımı...

Yandığım,
Kavrulduğum belki bu ilk cennetti.
Ve döneceğin gün gibi şimdi, heyecanlıyım..
Sanki az sonra elini tutup
Yağmurunu okşayacağım.. şehrin tuzlu kuytularında...

Ve sen
Duymayacaksın çölün vurulduğunu.
Habersiz, geçip gideceksin
vitrinler ülkesine..
Usul usul silecek izlerini, kar..
Şahitsiz bir cinayet kalacak kentin alnında.
Ve kent yenilmesin diye sevdaya
Asacaklar bağrını yüreklerin...

İki......

Bir kuyuda arandım ben,
Köşe bucak ararken krizalit kristali..

Çöl sinmiş yüreğimle gezinip durdum
teninde sesinin.....

Hain bir avcı sürdü izimi.
Kar yağmadı..o kadar bekledim...
Fesleğenler büyüttüm gözlerine.
Karanlık rüyamın sonunda ellerin; sanki yasak meyve
Her keresinde uyandım.dokunamadan...
Ve kalbinde buldum künhünü sürgünün..

Kanında biledim özlemimi..
Bir kuş efsanesi gibi uzaklardan geldim.
Saklı kalmış hazinesinde aşkın;
Bir sen vardın, bir de yaramaz ayrılıklar..
Bir de şeytan işi şarkılar
söylendi kulaklarıma..
Bir de kuma çarpıp dağılan hayalin.


Ben, çölden geldim..
Zamana yenilmeden,
Günaha bürünmeden,
İzlerini sildim ölüşünün.
Sende buldum künhünü sürgünün.
Ve sen,
Sadece gülümsedin.. buluştuğunda yer ve gök..
Beni aradığını söyledin,
bunca zaman..
bir kuş efsanesi gibi......

üç.....

Saklandım
Saklı kaldım
Tutsak oldum, efsunlu bir düşün kuytularına..
Sen son kez gülerken
Ve ağlarken en son;
perdenin ardındaydım..

Evet, benim kelimelerim bunlar.
Özenle seçmedim belki,
Belki hiç okumadım buğulu yıldızlara..
Ah “Costa Diva”..
Kristal bir vazoda hapis kaldım.
Suçüstü yakalandım
çölü vururken sinsice..
Ve öldün sen,
Parçalanan ne kadar taş bebek varsa
düşlerimi çaldı panayırlarda..
Hiç dokunulmamış
gölge intikamlar kaldı geriye..
Ve darmadağın hikayeler kaldı;
küskün
yorgun
perişan hikayeler....

Evet bir kaktüs...belki bir taş
Ne yapabilir ki kaderine
Rüzgara karşı koyabilir mi..
Direnebilir mi keskinliğine sokakların..
Yağmurdan yorganına sarınıp
dua etmekten başka ne gelir elinden..
Ve darmadağın hikayeler biriktirmekten başka..ne..

Saklandım
Saklı kaldım.
Ve öldün sen
Ve öldü;
perdenin ardına saklanırken en son seni ağladığım...

Öyleyse
Al bende kalmış pasını kalemlerin..
Kandiller bul geceyle eğleşen...
Unut, şarap kokan tadını şiirin.
Tan vakti çöle doğan huzura dön..
Bu kızıl sonsuzluğa aksın gözlerin.
Doğduğun gün ki gibi temiz,
Ve el değmemiş yağmurlara ver
kirli sevdamı....

Muhammet Çalık
Kayıt Tarihi : 20.8.2011 16:08:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Muhammet Çalık