Yağmur gecikmesi gibi öfkeli ve sabra yenik düşen bir şüphe derinliği vaat edildi az önce geceye.
Gök, savunmasızca bastırdı bir deliliği.
Kolları ölümü sarıyordu dinleyicinin,
bakışları sevimsiz özlemlerin kucağına uzanmış gibi serseri anlara eğilimli.
Öylece delilik esiri olmuş
aydınlığa savuracak gücü kalmamış gibi,
teslimiyet göstermiş söyleyecekleri.
Hem gece sessiz, hem güneş yetersiz yıldızların savunmasına.
Dipli bir düşüş, deli seçmesi bir aydınlık, yeşil kuyunun gölgesi...
Ve gölgesine kulak kabartıldı derinliğin, acemice. Sakıncasının olmayacağını söyledi bazıları,
sıcak bir nefesten doğacak kolsuz bir fırtınanın yüzeyimizi savurmasının.
Bu yüzden alçaldı sema,
gündüze batmış yıldızlar uzattı ellerini arza.
Saçmalamaları bitmeyecek gibi hızlı ve sevimli haykırışlar, geceye getirilmeyecek kadar ağır ve neşeli bakışlar…
Bu yüzden bitti gün,
sallandı yıldızlar,
düştü sabrın kucağına, karanlık.
Hayırlı olsun tüm sahralara
derin düşen
aldanış meraklısı ruhların doğuşu…
Kayıt Tarihi : 16.3.2008 04:14:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!