Bütün şiirlere küstüm
Yazgısı palyaçolara benzeyen
çokomel kağıtlarına sarıyorum acılarımı
Burnum uzamasın diye
üç beş karalama yapıyorum fesleğen kokulu gölgemin üstüne
Çocukluğumdan bir mektup tutuşturuyorum Kalbimin elime
Dipnot düşüyorum yalnızlığımı
Küf kokulu adamlar gelip geçiyor önümden
Sonra kuşlar
Sonra her adım başına bir yağmura dönüşüyorum
Islak
ürkek bir martı yavrusu gibi
Küçük bir kız çocuğunu alıp emziriyorum
Duvarlara yosun kaplı bir denizin ellerini çizer gibi
Her köşe başında yağmurun ayak izleri
Çıplak
Çırılçıplak ve soğuk
Yeşil gözlü esmer bir adam
Vişne reçeli uzatıyor dudaklarıma
Ve yorgun bakıyor gözleri, karnabahar pişirmiş ıslak kadınlara
Artık zamandan çaldığım ne varsa
hepsi hatıra defterimde
Ve masa üstü tövbelerim hepsi çekmecemde
Yazgısı tozlu raflardan kaldırımlara adanmış
İllagal bir yağmurun sessiz çığlıklarıyım şimdi
Düşün ki zaman geçti
Çok zaman geçti
Martılar öldü
Ve unutuldum
Ve ben hala esmer dudaklı bir yalnızlğın bel kemiğini seviyorum
Bunu anlamak hiç zor değil...
Kayıt Tarihi : 9.8.2019 00:57:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Özge Özgen](https://www.antoloji.com/i/siir/2019/08/09/cokomel-kagitlari.jpg)
Tırnaklarıyla düzeltemiyor insan.”
Didem Madak
TÜM YORUMLAR (2)