Çok özledim babam,
bir gece rüyama girsen...
Biliyorum
üzmezsin
küçük oğlunu...
Hiç kırmazdın,
hayır diyemezdin bana.
Küçükken
ayakkabı siparişi vermiştim sana,
Bilmem hatırlar mısın?
Pazara gitmiştin, şehre.
Heyecanla beklemiştim,
akşam pazardan dönüşünü...
Bir çift ayakkabı alamamıştın bana...
Ama sen,
fakir ama onurlu bir babanın
verebileceği en güzel cevabı
vermiştin bana...
"Oğlum,
ayakkabıcılar
daha dikmemişler ayakkabıyı.
sipariş verdim,
hazır olunca getireceğim" deyip
hayallerimi,
umutlarımı yıkmamıştın benim...
Sen hayaldin,
sen umuttun babam...
Sen babaların en babasıydın...
Biliyorum,
yine hayal kırıklığına
uğratmayacaksın beni...
Bir gece ansızın rüyalarıma girip
"oğlum! " deyip
beni kucaklayacaksın yine...
Küçük bebekken kucağına aldığın Alper'imi,
hiç göremediğin Zeynep'imi,
babacan tavrınla
kucaklayıp seveceksin yine...
Baba, biliyor musun?
Alper çok özlüyor seni,
oturup ağlıyor "
dedemi çok özledim" diye...
Zeynep de merak ediyor,
resimlerinden tanıyor seni...
"ben de özledim dedemi" diyor,
Görmeden, tanımadan
özlemek nasıl bişey baba?
Yine bir bayram geliyor,
Herkes babasının elini öperken,
ben kime baba deyip sarılacağım?
herkes dedesinin elini öperken
kimin elini öpecek torunların...
Bu bayram bari,
boynu bükük bırakma bizi...
Çık gel ansızın,
şenlendir evimizi...
Otur yine evimizin başköşesine...
Bayramımız,
bayram olsun...
8 Temmuz, 2015 Burhaniye 04.35
Mehmet BicikKayıt Tarihi : 8.7.2015 10:11:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)