-ÇOÇUKLUK AŞKIM.Serbest-
Gök gürültüleriyle yağardı,
Nisan yağmurları, çocukluk yıllarımda.
Deli taylar gibi, koşuştururdum kırlarda,
Gök gürültüsü korkutur,
Gökkuşağı sevindirirdi.
Dilek tutar, fal bakardım papatya yapraklarında,
Çocukluk aşkıma.
Uğurumdu sarı-kırmızı.
Hoşuma giderdi, çocukça bir sevda.
Sırılsıklam ıslanmak geçerdi içimden,
Bereketli nisan yağmurlarında,
Yapışsın isterdim, giysilerim tenime
Kav gibi kurutsun isterdim,
Bulutların arkasına saklanan güneş,
Bana bakıp gülünce.
Koşuşturur dururdu, börtü-böcek,
Uyanırdı kış uykusundan,
Son bulurdu kısırlık mevsimi,
Başlardı tevir-tevir doğurmaya,
Tabiat ana.
Yünleri ıslak, karınları tok,
Zıplar durmazlardı, oğlaklar-kuzular.
Yanık kaval nağmeleriyle,
Bir o yana, bir bu yana.
Dökülürdü dudaklarımdan,
Mısra-mısra kıta-kıta Şiir damlacıkları,
Seherden akşama.
Kırlarda bağrımı deldi,
Hazin-hazin kaval sesi
O anda aklıma geldi,
Dedim bu bir çoban sesi.
Kocayemiş, çam ağacı,
Kokar otlar, burcu-burcu.
Mavi-kırmızı-turuncu,
Dedim bu bir çoban sesi.
Ak koyun meler yanında,
Ses verir,çanı boynunda.
Anavatanın koynunda,
Dedim bu bir çoban sesi.
Yoktu zamla, zulüm derdi,
Özgürlük kırlarda derdi.
Rızaoğlum’ a ilham verdi,
Yanık-yanık kaval sesi.
Batanda güneş hemen, kızıllıklar ardından,
Bir gün daha olurdu, yorgun-argın bir akşam.
Döner gelirdim, sıcacık yuvamıza tan ağarmadan.
İçerdim tarhana çorbasını, yansa da ağzım,
Sokulup uyumak için, anamın sımsıcak koynunda.
-10- NİSAN- 1955-
***FAHRİ BULUT RIZAOĞLUM.***
Kayıt Tarihi : 17.5.2010 22:49:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Batanda güneş hemen, kızıllıklar ardından, Bir gün daha olurdu, yorgun-argın bir akşam. Döner gelirdim, sıcacık yuvamıza tan ağarmadan. İçerdim tarhana çorbasını, yansa da ağzım, Sokulup uyumak için, anamın sımsıcak koynunda.
TÜM YORUMLAR (1)