Akşamın hüznününde,
Yüreğim seni özler,
İçim sızlar.
Sevdalarım yüreklenir,
Mahsum gönlümde,
Güzellikler çoğalır.
Senin tatlı dillerin,
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Yıllara götüren ne hoş beste süzülüyor bu eserde.Tam puan.Tebrikler şairimiz.
HARİKA YÜREK SSİNİZİ İÇTENLİKLE KUTLUYORUM SEVGİLİ OKTAY BEY AĞABEYCİĞİM..
Tam puanımla..
Saygı ve Selamlarımla..
HÜSEYİN ÇUBUK
Teprik ederim muhterm büyügüm gecmisi ne güzel siirlestirmissiniz cok hos bir anlatim olmus teprik ederim tam puan
KUTLUYORUM UNUTULMAYAN ARKADAŞLARI
KUTLUYORUM UNUTMAYAN ARKADAŞLARI SAYGIMLA
TAM PUAN
GEÇMİŞE UZANMAK GÜZELDİ ÜSTAD. TEBRİKLERİMLE SELAM VE DUA.
İçimizde bir yerlerde saklı duran anılarımız olmasa sanki yaşamın hiç bir anlamı yokmuş gibi. Belki de bizi yaşama bağlayan güzel anılarımızdır ve onları tekrar tekrar anımsamakla yaşamımızı daha anlamlı kılıyoruzdur.
Yüreğinize sağlık, bir sinema şeridi gibi gözlerimin önünden akıp geçen çoculuk günlerimi anımsattınız bana...+...+ Sevgiler, mutluluklar değerli dost..
Bağ bozumundaki özlemlerim,
Hiçmi hiç dinmedi.
Hiç unutmadım seni.
Çünkü sen benim en çok sevdiğim arkadaşımdın.
Canımdın dostumdun. çocokluk arkadaşımdın...
Anıların kötüleri elense geçse elğin altına. Hep iyiler kalabilse üstte ne iyi olurdu değil mi?...
Yaşamımızın en güzel anılarının saklı olduğu yıllar, aynı güzellikte bir arkadaşlık anlatısıyla çıkıyor karşımıza şiirinizde ...
Selamlıyorum çalışmanızı
Saygıyla
Fatma Hatun Esen
Çocukluk dönemi arkadaşlıkları hiç unutulmuyor.
Sayın ÇÖTELİ kaç yıl gerilere gidiyor acaba?
Zaman tünleinde yeni buluşmaları sağlıyor bu şiir.
Kutluyorum Efendim.
Ne güzeldi,ne güzeldi...
Sevdalar susmaz,
Çocukluğumun hayeleri,
Tükenmez içimde.
******************************
Bu sevecen yürek Taa o zamandan
inkişaf etmeye başlamış ve kemale
ermiş..Elbette bu yürek kutlanır..
Muhabbetle selamlarım..
Bedri Tahir Adaklı
Bu şiir ile ilgili 56 tane yorum bulunmakta